Sait SANCAK
Üye
- Kayıt
- 10 Ekim 2008
- Mesaj
- 1.085
- Tepki
- 62
Karıcığım hoşça kal, ışığım azalıyor, Yanımda ölü
arkadaşlarım. Artık kömür kokulu ekmekler
getiremeyeceğim sanırım. Buraya kadarmış çocuklarım,
hoşça kalın, Hakkınızı helal edin; anacığım, babacığım.
Işığım azalıyor, hoşça kalın.. Üstüme değil içime çöken
ocağın sessizliğinde Tek tek seslerinizi duyuyorum,
yüzlerinizi görüyorum, Işığım azalıyor, soluğum azalıyor,
biliyorum, Yavaş yavaş dünyanın kara kalbine
gömülüyorum. Işığım söndü, işte gidiyorum.., Ah, en çok
da şimdi, bir bilseniz Nasıl da bulutları, ağaçları,
gökyüzünü özlüyorum. Işığım söndü.. Hoşça kalın,
arkadaşlarım çoktan gitti, Artık ben de gidiyorum...
arkadaşlarım. Artık kömür kokulu ekmekler
getiremeyeceğim sanırım. Buraya kadarmış çocuklarım,
hoşça kalın, Hakkınızı helal edin; anacığım, babacığım.
Işığım azalıyor, hoşça kalın.. Üstüme değil içime çöken
ocağın sessizliğinde Tek tek seslerinizi duyuyorum,
yüzlerinizi görüyorum, Işığım azalıyor, soluğum azalıyor,
biliyorum, Yavaş yavaş dünyanın kara kalbine
gömülüyorum. Işığım söndü, işte gidiyorum.., Ah, en çok
da şimdi, bir bilseniz Nasıl da bulutları, ağaçları,
gökyüzünü özlüyorum. Işığım söndü.. Hoşça kalın,
arkadaşlarım çoktan gitti, Artık ben de gidiyorum...