Logo Tasarım Süreci

muratamam

Yazar
Kayıt
12 Temmuz 2010
Mesaj
479
Tepki
364
LOGO TASARIM SÜRECİ

2x2 cm boyutlarında “küçücük ve yalın” bir logoyu görür görmez, "ne lan bu, daha iyisini ben bile yaparım!" diye "câhil cesaretiyle atılan eğitimsiz tipler" pek çoktur... Halbuki, mesela TV kanalında günde bilmem kaç kere/kare geçen CNBC logosunu gözümüzün önüne getirelim:



1- Öncelikle düşündük, taşındık ve tavuskuşu simgesinde karar kıldık. Peki bitti mi?..
Kuş ve tüyleri nasıl bir tarzda ve seviyede stilize edilmelidir?.. Mesela kaşlı-gözlü yapsak laubalileşir mi, çocuksu olmaz mı, uyar mı?..
http://logopond.com/logos/4dbbd98edd818d0be7dfe9b72425b5f2.png

2- Kaç tane tüy/renk olmalıdır?

3- Tüylerin aralıkları, sıkışık veya kopuk görünmemesi için ne kadar bırakılmalıdır?

4- Sıcak renkler ne tarafta, soğuk renkler ne tarafta olmalıdır? Öyle ya; her bir sıcak ve soğuk rengin karşıt ton değeri hangisi olmalı ki logo dengeli görünebilsin?

5- Kuşun gagası sağa mı, yoksa sola mı bakmalı; dikkati ne tarafa vermelidir?
gibi pek çok kilit sorunun cevabını doğru vermek, dolaysıyla sayısız deneme yapmak gerekecektir. Yani hassastır, meşakkatlidir; "ince işçilik" ve zaman ister… Nasıl ki bir pırlanta balyozla işlenemez, kaba ve yüzeysel yaklaşımlarla logo tasarımı da asla yapılamaz.

Bu çerçevede, oldu bitti şeklinde değil de, tedricî bir çalışma metodu takip edilmelidir. Yani parçadan bütüne, bütünden parçaya git-gellerle; her bir adımda tüm biçim, renk ve kompozisyon ilişkilerini tekrar tekrar kontrol ederek ve bütünü gözden kaçırmadan tasarım neticelendirilmelidir.

Hiçbir tasarım elemanı ham/default haliyle bırakılmamalı; mevcut biçimler, yazı karakterleri ve espaslar gözden geçirilmeli; gerektiğinde dönüştürmeli, icabında takviye edilmelidirler. Öylece kalakalmış, araya sıkışmış, karambole gitmiş, bütüne bağlanmamış ve hiyerarşiye girmemiş hiç bir nokta, çizgi, kıymık vs. bulunmamalıdır.

Örnek süreçler:

http://vimeo.com/18331485
http://siahdesign.com/archives/948
http://www.davidairey.com/logo-of-the-month-4/
http://bestgraphicdesigns.blogspot.com/2008/10/logo-design-for-davidson-locksmith.html
http://www.typejockeys.com/blog/Cleaning-Up#.UJUUMIa8GSq
http://www.logodesignlove.com/itv-logo
http://www.logodesignlove.com/pony-jewelry
http://klim.co.nz/blog/airnz/
http://www.chopeh.com/blog/logo-design-start-to-finish/
http://logoblink.com/rhino-logo-case/

Türkiye'deki yazı ve tipografi problemlerine dair:
http://vimeo.com/46477516

Kurumsal Kimlik Kılavuzuna Uymak
Kurumsal kimliğin (corporate identity) sözlük tanımı şöyle: “Bir kuruluşun görsel ve fiziksel özellikleriyle kurum kültürü, kurum felsefesi gibi soyut niteliklerinin oluşturduğu kimlik. Kurumun logosu, amblemi, diğer tanıtıcı işaretleri, binalarının tasarımı, iç ve dış düzeni, reklam ve diğer iletişim etkinlikleri, tabela ve pano gibi dış cephe işaretleri, flamaları, arabaları, çalışanlarının giysileri, tanıtım kitapçıklarında yer alan kurum felsefesi, kimliği oluşturan ögelerin yalnızca birkaçıdır.”

Şirketler için, bu kadar kapsamlı bir çalışma yaptırmak, üzerinde iyi düşünülmesi gereken bir karardır. Çünkü, zaman ve maliyet gerektirir. Bu çalışmayı yapabilmek için, şirket felsefesinin oluşmuş ve beklentilerin belirlenmiş olması şarttır. Ancak var olan bu bilgiler ışığında, kurumsal kimliği hazırlayacak olan şirket, uzun soluklu çalışmasına başlayabilir.

Bu şartlar hazır olmadan yapılacak bir çalışma, o firmanın kişiliğini yansıtmak bir yana, ısmarlama ve hazır bir şablonun uygulanmasından öteye gidemeyecektir.

Kurum kimliği hazırlamak, ciddi bir uzmanlık gerektirir. Bu yüzden dünyada, sadece bu konuda uzmanlaşmış birçok şirket vardır. Ve bu şirketlerle çalışabilmek için, epey yüksek ücretler ödenir.

Bu noktada, kurum kimliği hazırlamakla yükümlü olmayan tasarımcıları ilgilendiren kısım, kurumsal kimlik kılavuzudur (corporate identity manual).

Tanses Gülsoy’un “Reklam Terimleri ve Kavramları Sözlüğü”nde, kurumsal kimlik kılavuzu şöyle açıklanıyor: “Kurum kimliğini oluşturan tüm tasarım ögelerinin nasıl kullanılması gerektiğini açıklayan kitapçıktır. Bu belgede, amblem ve logo gibi tanıtıcı işaretlerin tüm özellikleri (yazı karakteri, punto, renk, uzunluk ve genişlik ölçüleri, vb.) belirtilir; tasarım ögelerinin birbirine oranı gösterilir; logo ve amblemin, antetli kağıt, fatura, irsaliye gibi standart kağıtlar ile ürün etiketleri, flama, tabela, taşıt aracı gibi çeşitli yüzeylere uygulanış biçimi açıklanır. Bu ortamlarda kullanılması gereken başlıca yazı karakterleri ve renkler belirtilir. Basın reklamlarının sayfa düzeninde, başlık, resim ve gövde metninin birbirine göre konumu gösterilir; örneğin, başlığın, resmin üstüne ortalanması gerektiğine ilişkin bir talimat yer alabilir; imzanın altında her zaman slogan yer alması gerektiği belirtilir, vb. Kurumsal kimlik kılavuzunda ayrıca, kurumsal renk öğeleri ile logo ve amblemin çoğaltıma hazır asılları bulunur.”

Reklam sektöründe çalışıyorsak, kurumsal kimlik kavramıyla çok sık karşılaşırız. Şirketlerin kurumsal kimliklerine saygı duymamız gerekir. Çünkü, o şirket, kendini böyle ifade etmektedir. Eğer buna saygı duymazsak, o şirket için yapılan çalışmaların iyi sonuç vermesi tamamen tesadüfi olacaktır.

Eğer işin mutfağında çalışıyorsak, yani grafikerlik yapıyorsak, bize yeni bir müşteri verildiğinde, birşey yapmadan önce, varsa, o şirketin kurumsal kimlik kılavuzunu edinmemiz ve incelememiz lazım. Kurumsal kimlik kılavuzları, genellikle sıkıcı metinlerdir. İlaç prospektüsleri gibidirler. Tümünü okumaya üşenebilirsiniz. Ama inanın, sayfa sayısı çok olsa dahi en fazla bir saatte tümüne göz atabilirsiniz. Bu, ileriki aşamalarda sizi büyük yanlışlardan koruyacaktır.

Ülkemizde şirketler (büyük holdingler dışında), kurumsal kimlik çalışmasına gereken önemi, daha yeni yeni vermeye başladılar. Bu noktada katedilecek çok yol var.

Yakın zamana kadar, kurumsal kimlikten algılanan, bir şirketin logosuyla sınırlıydı. Bu logonun yansıtmak istediği şey nedir, sayfada nasıl durması gerekir, pantone numarası kaçtır, siyah zeminde kullanıldığında hangi kurallar geçerlidir, müşteri dahil, pek kimsenin umrunda olmazdı.

Örneğin, son yıllarda yaygınlaşan şirket araçlarının çoğunda, şirket logoları, tabelacının inisiyatifinde uygulanmıştır. Halbuki, bazı şirket araçlarının üzerine uygulanan tasarımlar göz kamaştırıcıdır ve trafik içinde hemen algılanır. Bu da o şirketin sürekli bir tanıtımı demektir. Şirketiniz, dinamik, girişken, cesur bir tarzı benimsemişse, araçlarının tasarımından şirket dekorasyonuna kadar bir bütün oluşturmalıdır. Şirketinizi klasik tarzda döşeyip, araçlarınızı gri resmi araç mantığıyla tasarlayıp, çalışanlara da rengarenk kıyafetler giymelerini öğütleyerek, tutarlı bir çizgi oluşturamazsınız. “Etki=tepki” formülünü unutmamak lazım. Nasıl bir etki uyandırıyorsanız, öyle bir tepki alırsınız. Bu, toplum değerleriyle ilgili bir gerçektir. Bunları iyi bilirseniz, lehinize kullanabilirsiniz.

Elimize bir kurumsal kimlik kılavuzu geldiğinde, bizi sınırlayan kurallar yoksa, tasarımımızı kreatif fikir doğrultusunda gerçekleştirebiliriz. Ama, önceden belirlenmiş kurallar varsa, örneğin, kullanılacak fotoğraflar hayatın içinden olmalı, günlük yaşamın doğal akışını yansıtmalı, deniyorsa, görsel seçimimiz bu yönde olmalıdır. Böyle bir kuraldan sonra, o tasarımda, bol Photoshop efektli, teknolojik çağrışımlar yapan kurmaca görseller kullanamayız. Kılavuzda ifade edildiği gibi, hayatın doğal akışı içinden kareler bulmalı veya hazırlatmalıyız.

Çok önemli bir konu da logo kullanımıdır. Genellikle, bu kılavuzlarda, logo kullanımında verilmesi gereken minimum boşluklar ve minimum-maksimum kullanım boyutları belirtilmiştir. Ayrıca, logonun yanlış kullanımına ait örneklemeler de yapılmıştır. Genel bir uygulama da logodan alınan parçaların, tasarım malzemesi olarak kullanımının yasaklanmasıdır. Logo, bir bütündür; parçalanamaz; hiçbir şekilde, başlıkta kullanılamaz. Metin içinde logo yer alamaz.

Sık karşılaşılan problemlerden biri de logo rengidir. Parlak kuşe kağıt ve mat birinci hamur kağıtta, aynı pantone numarası farklı sonuçlar verir. Bu yüzden, kurumsal kimlik kılavuzlarında, logoların parlak ve mat materyaller için kullanılması önerilen değerlerine de yer verilir.

Kurumsal kimlik kılavuzunda, metinlerde kullanılması önerilen bir font ailesi varsa, bu kullanılmalıdır. Bizim zevkimize uymasa da söz konusu kurumsal kimlik geçerli olduğu sürece başka şansımız yoktur; çünkü bu, bizim o şirketle oluşturduğumuz tasarım ilişkisinin anayasasıdır.

Peki, bir müşteri, olması gerektiği konusunda ikna olduğu kurumsal kimlik çalışmasını kime yaptırabilir? Tabii ki ilk danışması gereken birim, çalıştığı ajanstır. Ajansının bünyesinde, böyle kapsamlı bir çalışma yapacak yetkin kişiler varsa, iş ajans içinde çözülecek; yoksa, ajansı onu ilgili firmalara yönlendirecektir. Burada müşterinin bilmesi gereken, kurumsal kimlik çalışmasının, sadece ajansın değil, aynı şekilde müşterinin de ödevi olduğudur. Yani, bu çalışma içinde, şirket yetkilileri de üzerlerine düşen görevleri yerine getirmek durumundadırlar. Öncelikle, şirketlerinin felsefesini net bir şekilde aktarmaları gerekir. Bu noktada danışmanlardan da faydalanabilirler. Ardından, bunun uzun soluklu bir iş olduğunu, öyle iki ay içinde çözülebilecek bir çalışma olmadığını bilmeliler. Ve doğal olarak, böyle bir emeğin maddi karşılığı da olacaktır. Bu yüzden müşteri, bu tür bir çalışma yaptırmanın şirketi için gerekliliğine, mutlak surette inanmalıdır. Aksi takdirde, yapılan her iş, ona gereksiz bir külfet gibi gelecektir. Özellikle, işlerini, şirketindeki satın almacının tavsiye ettiği tabelacılarla çözmeye alışmışsa...
http://www.marjinal.com.tr/ebulten/devamizle.asp?nid=89&hid=455&uid=0

Doğru örnekler ve yapılmaması gereken hatalar:
http://www.nbcsportsagency.com/static/logo_zone/downloads/NBC_SPORTS_NETWORK/NBCS_NETWORK_Logo_Guidelines.pdf
http://www.tmo.gov.tr/Upload/Document/haberler/Tmo_kkk.pdf
http://www.zorlu.com.tr/TR/BASIN/default.asp
http://www.airties.com/about_tr.asp?s=3&dil=tr


2. Bir tasarım çalışmasının beyninizde biçimlenmesi, olgunlaşması, araştırma yapılması, fotoğraf, illüstrasyon gibi çalışmaların ısmarlanması, tasarımın tamamlanması ve kontrol edilmesi için ihtiyacınız olan süre bellidir. Bu süreden daha önce çalışmayı bitirmeniz için, yapılacak işlerin bazılarından vazgeçmeniz ya da kaba deyimle 'şişirmeniz' gerekir.
http://www.ortakpayda.com/articles.php?ID=1336

Bizim kamu kurumlarımızın amblem ve logolarının kendilerine özgü bir tarzı olduğunu daha önce yazmıştım. Bir zamanlar İhap Hulusi’nin tasarladığı birçok naif çalışmadan sonra; İhap Hulusi ve çağdaşlarının henüz olgunlaşmamış eserleri, Tanzimat ve Meşrutiyet dönemi Fransa esintileri, Osmanlı dönemi hat ve halk sanatı etkileri, mahallemizdeki Şen Kasap ve Karadeniz Pidecisi yorumları, Bektaşi figürleri ve kilim desenleri, Avrupa ve Amerika’dan 60-70 yıl önceki örnekler, yine dışarıdan gelen askeri ve dini görsel üretimlerin etkileri, yeni bilgisayar teknolojilerinin yarattığı pejmürdelik, bir türlü özümseyemediğimiz yeni alfabemiz ve bunlar gibi birbiriyle ilgisiz birçok yerden gayri iradi, bilinçsiz ve ilginç bir biçimde beslenen, daha da önemlisi bu karmaşık yapının sürekli birbirine öykünerek geliştirdiği kötü alışkanlıklarla oluşan bir tuhaflıklar karmaşası... Hani “Şöyle tuhaf bir çalışma yapalım.” dense becerilemeyecek türden... “Kitch” bile demeye dilim varmıyor, o da ayrı bir kategori çünkü... Bu amblem ve logoların, sanki “ilkokuldayken resmi iyi olan” kurum memurlarına yaptırılıyormuş gibi bir havaları vardır. Ve daha da vahimi, bu üretim ortamı o kadar özgür ki, ülkedeki başka hiçbir meslek erbabının bu kadar ilkesiz, kuralsız, kıstassız ve pervasızca “icra-yı faaliyet”te bulunabileceğini sanmam. Hatta “meslek”ten olmayanların da “içeri”ye sızabilecekleri ve bu kadar cüretkar olabilecekleri bir başka “disiplin” herhalde yoktur.
http://selimtuncer.blogspot.com/2013/02/o-ampul-krlp-yerini-ideografik-bir.html
 

Ozgul

Üye
Kayıt
2 Eylül 2010
Mesaj
808
Tepki
57
Pek faydalı bir konu olmuş, teşekkür ederiz sevgili muratamam.:)
 

muratamam

Yazar
Kayıt
12 Temmuz 2010
Mesaj
479
Tepki
364
Rica ederim...
@muratamam

Skor
Bir tasarımcı için hiç bir zaman günde X sayıda sayfa üretebilir, hafta boyunca tam XX sayıda iş çıkardı, task kapattı şeklinde değerlindirme yapılmamalıdır. Tasarımda hız, çoğu zaman felakettir. Eli hızlı olmak ile hızlı tasarım yapmak arasındaki farkı kaçırmamak lazım. Kaldı ki bir tasarımcı haftanın 4 gününü kuluçka dönemi yaşayarak geçirip beşinci gün olağan dışı miktarda, harika işlere imza atabilir. Onun için sayı/zaman bir performans kriteri olmamalıdır.

http://www.hasanyalcin.com/tasarimci-performansi-olcumlenebilir-mi/#more-2999

Akşam gönderdiği mailde, yarın sabaha acilen yetişmesi gereken bir kurumsal kimlik tasarımı beklentisinden söz eden birine ben de rastlamış biriyim. Hiç kıvırmadan söyleyelim, böyle sürekli acele iş beklentisi içinde olanlar; tasarım süreçlerinden habersiz, yalancı (acilmiş falan, hep palavra!), câhil ve alabildiğine ucuzcu işverenlerdir. Bu tipler boş yere vaktinizi çalar ve tasarımın hak ettiği bedeli de asla ödemezler. Hiç düşünmezler ki; özgün bir fikir üretmek, deneye deneye olgunlaştırmak ve nihayetinde içinden saf tasarımı süzmek, öyle resmî dairede mühür basmaya, tuğla örmeye veya direksiyon salmaya falan hiç benzemeyen gayet sancılı süreçlerdir. Üstelik tasarımcılar, tasarım aksaklıklarını fark edebilmek için gözlerini dinlendirmeye, “tasarımın demlenme süresi” de diyebileceğimiz duraksamalara da ihtiyaç duyan kişilerdir.

İşletmene paldır küldür bir "logomsu" tasarlattın ama üç beş ay dolmadan çöp oldu, langır lungur afiş tasarımları yaptırdın ama kimsenin fark ettiği yok… Ee, ne anladık?..
 

muratamam

Yazar
Kayıt
12 Temmuz 2010
Mesaj
479
Tepki
364
1. Tasarım süreci: Sorularla ya da görüşme, röportaj yoluyla bilgi edinme, fikir alışverişinde bulunma.
2. Araştırma: Şirketin ihtiyacı olan çözümler üretme. Sadece o konuya odaklanma ihtiyacı.
3. Referans: Logo tasarımları ve trendleri yakından takip ederek onları harika iş çıkaranları kendine referans olarak görme. Algıda seçicilik.
4. Konsept ve Yaratıcılık: Yaratıcı, özgün eserler çıkarma isteği. Kendini geliştirerek yeni konseptler bulma hırs ve azmi.
5. Yansıma: Uygulama sırasında belirli aralar vererek fikrin ve tasarımın olgunlaşma sürecinde yenilenme isteği.
6. Sunum: İşte en önemlisi. yakın çeverenize yaptığınız eserleri gösterin (ya da birkaçını) onlardan olumlu, olumsuz tepkiler alın ama yeter ki gösterin.
7. Kutlama: Çikolata, uyku ya da yeni bir tasarıma başlama isteği seçim sizin.
Siz bunları hepsinin sadece 5$’a yapılacağına inanıyorsanız, durmayın devam edin. Sırf bu logo tasarımını yapabilmek için kullanılan program 700$. İnternet bağlantısı, yazıcı, kağıt sarfiyatı, ya da diğer programları saymıyorum bile.
(alıntı)

https://www.grafikerler.org/konu/logo-tasariminda-en-sik-yapilan-10-hata.34149/
 
Yukarı Alt