İlyas ATMACA
Üye
- Kayıt
- 25 Haziran 2012
- Mesaj
- 133
- Tepki
- 19
nefsimin bile haberi olmadan sevdim beni sevmeni,
beni sevmen ne güzel
ellerimde avuçların,
çıplak iki gözle seyre daldım,
benim için titreyen bedenini,
üşümen güzeldi
tüm güzelliğinle
beni sevmen ne güzel,
gözlerim varlığından haberdar
kalbime bir girsen hüküm giyersin inan
seni ne mahkemeler kurtarabilir
ne ellerim dar ağacına götürüpte asar
beni sevmen ne güzel, güzel de
beni sevmekten zarar görebilirsin her an
beni sevdiğini bilmek ne güzel,
ne kaybetme korkusu
ne aşkın şehveti, ne de tutkusu
bunları bilmeden beni beklemen ne güzel
bir gün gelirim kapına
gelirim belki beş çayına
nefsini bir kenara bırakıp
aynı odada nefes almayı istemen ne güzel
kendini küçük düşürmeden anlat beni sevdiğini
anlat ki; kendimle barışık geçireyim günlerimi
günler belki yeter belki yetmez bunu bilemem
karşılık beklemeden, beni sevdiğini bilmek ne güzel
iki günlük ilişkiye iliştirmeden yaşayalım bu aşkı
beni sevdiğini bilmek ne güzel
güzel dediğimde somurtmasın o buğday tenin
güzel demek yetmez senin için
yedi cihan harikasısın sen
beni sevdiğini bilmek ne güzel
sana ilan-ı aşk edemiyorum diye kızma sakın bana
dış kapının bir parçası olma düşüncesi gelmesin aklına
kainat güzeli mandal olmaz sana açılan hiç bir kapıda
papatyaları eşik diye sersem ayağına
sen ayak atığında kızarırlar dayanamazlar güneşin sıcaklığına
beni sevdiğini bilmek güzel bir şey işte
lakin korkuyorum sana alışmaya
alışmak yetmez aşık olmak gerek sana
korkuyorum gideceksin sana aşık olduğumda
korkuyorum bu aramızda ki bağ kopacak diye
korkuyorum işte
birine vurulup terk edeceksin beni diye
ya yetişemezsem ya durduramazsam
seni götürecek trenini
işte o zaman affetmem kendimi
o zaman yerden yere vurmam lazım yüreğimi
beni sevdiğini bilmek ne güzel
beni sevdiğini bilmekle huzur doluyor ruhuma
aşık olduğumu anlatmak cok zor
lakin imkansız da değil
gurur yapıyorum bu kadar basit işte
lakin; ben bu aşkın peşindeyim peşindeyim
işte bu son sözüm olsun
beni sevdiğini bilmek ne kadar güzel ise
seni sevmekte o kadar derin o kadarda güzel işte
beni sevmen ne güzel
ellerimde avuçların,
çıplak iki gözle seyre daldım,
benim için titreyen bedenini,
üşümen güzeldi
tüm güzelliğinle
beni sevmen ne güzel,
gözlerim varlığından haberdar
kalbime bir girsen hüküm giyersin inan
seni ne mahkemeler kurtarabilir
ne ellerim dar ağacına götürüpte asar
beni sevmen ne güzel, güzel de
beni sevmekten zarar görebilirsin her an
beni sevdiğini bilmek ne güzel,
ne kaybetme korkusu
ne aşkın şehveti, ne de tutkusu
bunları bilmeden beni beklemen ne güzel
bir gün gelirim kapına
gelirim belki beş çayına
nefsini bir kenara bırakıp
aynı odada nefes almayı istemen ne güzel
kendini küçük düşürmeden anlat beni sevdiğini
anlat ki; kendimle barışık geçireyim günlerimi
günler belki yeter belki yetmez bunu bilemem
karşılık beklemeden, beni sevdiğini bilmek ne güzel
iki günlük ilişkiye iliştirmeden yaşayalım bu aşkı
beni sevdiğini bilmek ne güzel
güzel dediğimde somurtmasın o buğday tenin
güzel demek yetmez senin için
yedi cihan harikasısın sen
beni sevdiğini bilmek ne güzel
sana ilan-ı aşk edemiyorum diye kızma sakın bana
dış kapının bir parçası olma düşüncesi gelmesin aklına
kainat güzeli mandal olmaz sana açılan hiç bir kapıda
papatyaları eşik diye sersem ayağına
sen ayak atığında kızarırlar dayanamazlar güneşin sıcaklığına
beni sevdiğini bilmek güzel bir şey işte
lakin korkuyorum sana alışmaya
alışmak yetmez aşık olmak gerek sana
korkuyorum gideceksin sana aşık olduğumda
korkuyorum bu aramızda ki bağ kopacak diye
korkuyorum işte
birine vurulup terk edeceksin beni diye
ya yetişemezsem ya durduramazsam
seni götürecek trenini
işte o zaman affetmem kendimi
o zaman yerden yere vurmam lazım yüreğimi
beni sevdiğini bilmek ne güzel
beni sevdiğini bilmekle huzur doluyor ruhuma
aşık olduğumu anlatmak cok zor
lakin imkansız da değil
gurur yapıyorum bu kadar basit işte
lakin; ben bu aşkın peşindeyim peşindeyim
işte bu son sözüm olsun
beni sevdiğini bilmek ne kadar güzel ise
seni sevmekte o kadar derin o kadarda güzel işte