Etkileşim / 2

danisman

Consultant
Kayıt
27 Nisan 2009
Mesaj
1.504
Tepki
30
Etkileşimi iyi anlamak için iletişim süreçlerini, şekillerini ve yollarını iyi bilmemiz gerekir…

İletişimin olduğu her yerde etkileşim de var demektir. Birileriyle göz göze geldiğinizde veya varlığını hissettiğimizde, etkileşimde dolaylı yoldan başlamış demektir.

Kişilerle yapacağımız iletişimleri, sesli ve sessiz olanlar diye ikiye ayırabiliriz…

Şu durumda, sesli iletişim ve sessiz iletişim olarak iki madde halinde etkileşim sürecimizi değerlendirebiliriz.

Sesli iletişim, adından da anlaşılacağı üzere, konuşma yoluyla, yani duyusal olarak gerçekleşir. Birisiyle sesli iletişim kurabilmemiz için, sizin veya karşı tarafın konuşması ve sizin veya onun sözel olarak duyması gerekir.

Küçük bir örnek vermemiz gerekirse, birisiyle bir durakta karşılaştığınız zaman, öncelikle sessiz bir iletişim içerisinde olursunuz, çünkü göz teması gerçekleşmiştir. O kişinin veya sizin bir soru sormasıyla, sesli iletişim kurmuş oluruz.

Bu sorunun ve cevabın sonrasında yapılacak sohbet veya konuşmalar sürecinde ise etkileşim devreye girecektir. Etkileşim sürecinde, samimiyet veya samimiyetsizlik vardır. Samimi bir etkileşim oluşursa, sohbet devam edecektir, samimiyetsizlik varsa, kısa cevaplarla konuyu kapatmaya veya sohbeti sonlandırmaya çalışırız…

Bu süreç içerisinde yapılacak, el kol, göz hareketleri ve kelimeler her biri, birer mesaj içerir bu mesajlar etkileşim sürecini ilerletir veya geriletir.

Bu demek oluyor ki, hareketlilik veya hareketsizlik de bir etkileşim unsurudur…

Konuşmanın varlığı veya yokluğunun iletişimi, dolayısıyla etkileşimi engellemediğini, göz temasının biz insanlar için yeterli olduğunu artık biliyoruz…

Buna küçük bir örnek vermek gerekirse, sahile gittiğimizde, güneşlenen insanlarla karşılaşırız. Bunların arasında kendimize bir yer buluruz ve yerleşiriz, eğer yanımızda güneşlenmekte olan kişiyle göz göze geldiysek iletişim ve etkileşim sürecimiz başlamış demektir…
O kişiye sırtımızı dönerek yatarsak veya göz temasımızın olmayacağı şekilde bir pozisyon alırsak bu durum “şu an seninle konuşmak istemiyorum” demektir.

İki kişinin birbirini fark etmesiyle iletişim başlar ve bundan sonrası etkileşim sürecine doğru ilerler. Yakınımızda olan birisiyle konuşma yapmamak da bir mesajdır ve karşı tarafa ileti demektir…

İletişimde ve etkileşimde ses tonu, beden duruşu, mimiklerimiz ve tüm hareketlerimiz bizler için önemlidir. Sessiz bir şekilde insanlarla iletişim ve etkileşim sürecine girebiliriz. Bir kişiyi isteyip istemediğimizi ona hareketlerimizle anlatabiliriz.

Kısacası verilen ve gözle görülen net mesajlar kadar, karşı tarafa aktaracağımız gizli mesajlarımızda bulunmaktadır.

Örneklemek gerekirse;

Neredeydin, sorusu ile karşı tarafa bir açık mesaj veririz, bir de gizli mesaj verebiliriz. Bu sorunun soruluş şekli, mimikler, hareketler ve ses tınısı karşı tarafa verilen açık mesajlar veya gizli mesajlar iletecektir.

İletişim, sorduğumuz soru içerisinde, etkileşim soruyu sorma biçimimizde saklıdır. Kısa bir şekilde, iletişim, etkileşim ve mesaj verme biçimlerini sanırım daha iyi anlamaya başladık, bundan sonra yazacağımız makalemizde, tüm bunları etkileyici bir biçimde nasıl kullanırız veya kullanabiliriz bunları araştıracağız…


Ozan Muhammet CANDAN
Grafikerler.org
 
Yukarı Alt