Grafik Tasarımcı nedir? Tanımını yapabilirim diyen buyursun...

Kayıt
7 Temmuz 2008
Mesaj
208
Tepki
5
Selam,

grafiktasarım nickname'li (bu arkadaşımız gerçek kimliğiyle bu yazıları yazmış olsaydı çok daha memnun olacaktık) arkadaşımızın verdiği linkleri inceledim. Kendisi bizlere Geleneksel Türk Sanatları kapsamında ele alınan Hat (Eski Yazı) sanatının örneklerini, yerli ve yabancı grafik tasarımcıların çalışmalarını sunmuş oldu. Hoş biz bu örnekleri ve bu çalışmaları hazırlayan kişileri zaten biliyoruz ama yine de kendisinin vermiş olduğu linklerden bir kez daha görmüş olduk.

Bu arkadaşımız hala konunun özünü kaçırmanın telaşını üzerinde taşıyan bir kişi edasıyla ortaya fırlayıp kendisini hat sanatçısıyla bir tutup başlamış yazmaya. Bazı kişiler nedense okul bitirmenin her tür bilgiye genel ve özel anlamda donanmayı beraberinde getirdiğini düşünüp, akılları sıra karşılarına ilk çıkan yazıyı kendilerine klavuz edinip sonrasında bu yazıya karşı çıkanın nedenlerini, niçinlerini sorgulama gereği duymadan başlıyorlar yazmaya.

Bu anlamda özelde farklı sanat disiplinlerine ait ve özel olarak eşleştirilmesi mümkün olmayan konuların aynı pota içerisinde eritilmesi noktasına geliyor. Grafik tasarımla hat sanatı aynı düzlemde olmasına karşın ayrı yollara ayrılan farklı bakış açıları ve sanatsal disiplinleridir. Bu durum bir anlamda heykeltraş ile kilden testi üreten usta arasındaki benzerlik ve farklılıklarla eşdeğerdedir. Benzerliklerinin yanında aradaki en önemli fark bakış açısıdır, çıkış noktasıdır, sonuçlanma biçimidir. Birisi icazet (el) alır, diğeri bireysel karşı çıkışın timsalidir. Kimseye boyun eğmez, kimseden emir ve icazet alma gereği duymaz.

Sanata tarihsel süreçte baktığımızda karşımıza iki şey çıkar. Birisi mevcut durumu sürdürmek hatta o durumu korumak, muhafaza etmek, diğeri ise o mevcut duruma karşı çıkmak. Şimdi sorun bizim bu hangi noktadan hareketle kendimize kişisel bir yol çizeceğimizdir. Sanatın ve sanatçının bireysel karşı çıkışın ve dönüştürmenin odak noktası olduğunu mu kabul edeceğiz yoksa ortada duran ve gelenekçi yapıyı sürdürmeye eğilimli hatta bu noktada ayak direten bir bakış açısını mı savunacağız. İşte işin püf noktası ve bam teli burasıdır.

Mevcut yapıya bireysel karşı çıkış zordur, engebelidir ve en önemlisi de aykırı bakış açısına sahip olmanın getirdiği toplumsal etkileşimlere maruz kalmayı beraberinde getirir. Oysa ki kişinin kendisini akan suyun debisine bırakması kolaydır, hazırcılıktır ve alışagelmiş mevcut durumun sürdürülmesi yönünde kişiye geçici görece avantajlar sağlar. İyi de ilgili bu durum o kişiyi tek başına sanatçı yapmaya yetmez. Okul bitirmenin bu anlamda kişiye hiç bir etkisi de olmaz. Hatta sürdürmeci yaklaşım biçimini savunan bir kişinin icazet alması okul bitirmesinden daha önemlidir.

Bu anlamda ve kapsamda okul bitirmek aksine avantaj değil dezavantajdır. Burada sayfalar dolusu yazılarda anlatmak istediğim işte tam da budur. Eski dönem ilişki ve çelişkilerinin kişinin öğrenim sürecine yansımasıyla günümüz insanının içerisinde bulunduğu durum gereği öğrenim süreci ve koşullarını kıyaslamak kelimenin tam anlamıyla hıyarlık olur. O dönem kapandı. Sözüm, o dönemin düşünce biçimini ve genel prensiplerini bu dönem uygulamaya çalışan kişileredir. Genel felsefi öğretilere atıfta bulunmak eski dönem özlemciliği değil, aksine günümüzde de geçerliliğini koruyan temel doğrulara işaret etmektir. Bu anlamda yine aynı şekilde bu tür genel kavramlar üzerine sayfalar dolusu yazabilirim. Tüm bunların aksine eski dönem ilişkiler bütünlüğünü günümüz dünyasında bir şekilde sürdürmeye çalışan hatta o döneme özlemle yaklaşan bakış açılarının köhnemişliği ve tutarsızlığına işaret etmek bir sanatçı ve grafik tasarımcı olarak benim en doğal hakkımdır.

Bu bağlamda sayın Sabri Varol'un yazısında işaret ettiğim bu ve buna paralel düşünce biçimlerini (ki yazısının katıldığım bölümleri olduğuna da işaret etmiştim) onaylamadığımı, aksine bu düşünce kırıntılarının son dönemde özellikle ve bilinçli olarak insanımızı öğrenimden ve bilimsel bilgilenme sürecinden uzaklaştırmak amaçlı olarak bilinçli uygulanan bir politika olduğunu belirtmek istiyorum. Ahbap çavuş ilişkisi mantığı çerçevesine indirgenmeye çalışılan bu ve buna paralel düşünce biçimlerinin gelişmenin yakınından bile geçmekten çok uzak tümüyle toplumsal geri dönüşümcü sakat bakış açılarının konuya yansıması olduğunu bilmemek için dünyadan bir haber olmak gerek.

Oysa ki tüm sanatsal yaklaşım biçimlerinin ve akademik düşünce tarzının bunun aksini savunduğu bir gerçek. Baykuşlu logoya sahip ( bir önceki yazımda Baykuş'un terim olarak ne anlama geldiğini açıklamıştım) akademimizin değerli hocalarının akademik birimleri kategorize ederken Hat Sanatını " Geleneksel Türk Sanatları " bölümünde,

• Geleneksel Cilt Tasarımı,
• Hat (Eski Yazı)
• Halı-Kilim Eski Kumaş Desenleri,
• Tezhip,
• Çini


beş ana sanat dalı olarak bir araya toplamaları ve örnekleri yazarcizer arkadaşımız tarafından sunulan Hat Sanatının (Dikkat ederseniz Hat işçiliği tanımlamasını yapmıyorum Hat sanatı tanımlaması yapıyorum) bu kategorik kapsama alınması sanırım ilgili durumun ne olduğuna dair güzel bir açıklamadır. Burada Hat sanatının günümüzde bir sanat dalı olmadığını iddia eden yok. Burada anlatmak istediğim referans olarak alınması gereken düşünce ve yaklaşım biçiminin aslında ne olması gerektiğidir. Bizler düşünce biçimimizde ve çalışma tarzımızda yönümüzü ileri mi yoksa geri mi dönmeliyiz işte bütün sorun budur. Bu saatten sonra bizlere yazdıkları yazıların satır aralarında yönümüzü geriye doğru dönmemiz gerektiğini savunan, usta çırak ilişkisi gibi artık günümüzde herhangi bir geçerliliği olmayan aksine olduğunu iddia eden kişilerin bile buna inanmadığı bir yaklaşım biçimini savunmanın ikircikli olmak bir yana düşünsel sahtekarlık içerisinde olduklarını belirtiyorum.

Sanat kişinin doğada karşılığı olan materyalleri doğru algılayabilme, sağlıklı yorumlayabilme ve en önemlisi de yaratıcı bir bakış açısıyla yeniden bizlere sunabilme becerisinden ibarettir. Burada doğru algılama becerisi konunun en temel can alıcı noktasıdır. Doğru algılama ve sonrasında yorumlama becerisinde olmayan bir kişinin yaratıcılık sürecinde töközleyeceğini hiç bir zaman aklımızdan çıkarmamalıyız. Teknolojinin treninden bir kez indiğiniz zaman gelişimi yeniden yakalamanız uzun ve sancılı bir süreci gerektirir. Gelişime ayak uyduramayan bir süre sonra bünyeden atılır. Bu anlamda gerçek cambazlık photoshop kullanma becerisine değil, teknolojiyle vals yapabilme disiplini ve azmine bağlıdır.

Saygılar...
 

baykoc

Üye
Kayıt
5 Temmuz 2010
Mesaj
1
Tepki
0
grafiker; kendi hayal gücünü müşterinin isteği doğrultusunda yönlendirip
alıcının beğenisini sağlayacak şekilde şekillendiren kişidir
 

GürhanErkal

Altın Üye
Altın Üye
Uzman Üye
Kayıt
22 Aralık 2009
Mesaj
444
Tepki
43
@baykoc

Bu tanıma göre herkes grafikerdir hiç bir özelliğimiz yok o zaman. Herkes bir yazılım öğrenip indirdi mi internetten vektörleri ohh mis gibi:)
 

Temujin

Üye
Kayıt
26 Ağustos 2010
Mesaj
4
Tepki
0
TANRI çekti tüm resimleri... yoktan var etti...
Akıl verdi bizlere!
yok'dan var eden grafikerdir...
 

farukcagla

Grafik Öğretim Görevlisi
Kayıt
24 Şubat 2008
Mesaj
642
Tepki
23
Grafik Tasarımcı Şuayip Gündüz'den çok basit bir GRAFİKER TARİFİ;
---------------------------------------------------------------------------

1 Tutam eğitim (İlkokul mezunluğu yeterli)
1 Kepçe Çalıntı tasarım
1 Adet “Mümkünse PC” Bilgisayar
1 Adet Corel Draw,
Bol Miktarda Photoshop Effect’i
Eser Miktarda Grafik Bilgisi,
1 Adet Photoshop (After Effect’li Olacak)
Bol miktarda Eğitimsiz, Ucuzcu İşveren,
Birkaç Adet Clipart
Birkaç Parça Bilgisayar Fontu
1 Adet “Abi ne verirsen” Fiyat Listesi
Yapımı:
Önce bir tutam eğitim, boş bir mekanda PC bilgisayar ve 1 Kepçe Çalıntı tasarım ile iyice yoğrulur. Sonra üzerine 1 adet Corel Draw, 1 adet Photoshop ve Bol miktarda Effect sırasıyla katılarak yoğurmaya devam edilir.
Üzerine birkaç Clipart ve birkaç parça bilgisayar fontu serpilir. Daha sonra küçük parçalara bölünür ve Bol miktarda Eğitimsiz işverende Pişmeye bırakılır. Piştikten sonra eser miktarda Grafik bilgisi üzerine serpilerek, “Abi ne verirsen” Fiyat Listesi eşliğinde servis yapılır.

14-07-2011
Şuayip Gündüz
http://ddofis.wordpress.com/
 
Yukarı Alt