Ünlü Ressamların Gizli Sırları

Funda

E=mc²
Kayıt
31 Mart 2010
Mesaj
330
Tepki
9
Gerçek sanatçılar biraz uçuktur. O yüzden hayatları ilginçtir. Mesela Michelangelo banyo yapmazdı, Van Gogh tüp tüp boya yerdi. İşte onların gizli sırları;

Van Gogh boya yerdi, Leonardo da Vinci her işini yarım bırakırdı, Michelangelo çok kötü kokardı... Bugün tabloları müze duvarlarını süsleyen dünyaca ünlü ressamların yaşamlarındaki sırları Domingo Yayınevi’nden çıkan Büyük Sanatçıların Gizli Hayatları kitabında günışığına çıkarıldı.

İşte kitapta yer alan ressamlara dair ilginç notlardan birkaçı

İşçilere ceset zulmü
İtalyan ressam Caravaggio (1571-1610), işçilere kısa bir süre önce gömülmüş bir cesedi tutarak kendisine poz vermelerini emretti. Kokuya dayanamayınca cesedi bıraktıkları zaman ressam hançerini çekti ve onlardan gene önceki gibi durmalarını istedi.

Tüpten boya yerdi
Hollandalı ressam Vincent Van Gogh ( 1853-1890) hayatı boyunca sadece bir resim sattı, sonunda inthir etti. Bir felaketten diğerine sendeleyerek giden meslek hayatında başarısızlık yaşayan Van Gogh, aşırı bunalımlı dönemlerinde tüpten boya yiyordu.


Dali’yi İngiliz anahtarı kurtardı
İspanyol ressam Salvador Dali (1904-1989), Londra’daki bir konferansa eski moda bir dalgıç giysisiyle gitmişti. Üzerine Mercedes radyatör başlığı konulmuş bir kask takmıştı. Konuşmaya çalıştı ama kaskına oksijen gelmedikçe soluk alamadığını fark etti. Dinleyiciler bunu bir oyun zannetti. Sonunda iki arkadaşı bir sahne görevlisi İngiliz anahtarıyla Dali’yi kasktan kurtardı.

Dikkat yoksunu ressam Da Vinci

Mona Lisa gibi dünyaca ünlü bir resme imza atan İtalyan Leonardo da Vinci (1452-1519), her zaman aklı başka yerde olan dikkat yoksunu bir ressamdı. Bir işe ilgisini çok çabuk kaybedip bir projeden diğerine atlardı, çoğunu da bitiremezdi. Da Vinci’nin oyalanması onunla çalışan herkesi sinirlendirirdi. Hatta Son Yemek’te yavaş yavaş acele ederken, Santa Maria dele Grazie başrahibi, Milano Dükü’ne işin çok uzun sürdüğünü şikayet etti. Leonardo ise Yehuda’ya uyacak kadar kötücül bir yüz bulmaya çalıştığını ama kusursuz modeli bulamazsa kendisini şikayet eden başrahibin başını kullanacağını söyledi.


Yaramaz Matisse!

Fransız ressam Henri Matisse (1869-1954), bir ara hukuk stajyeri olarak çalışıyordu. Sıkıntıdan patlıyordu. Penceresinin önünden geçenlere bezelye fırlatma çubuğuyla, çiğnenip top haline getirilmiş kağıtları fırlatıyordu.

Asistanları kokusuna dayanamazdı
Michelangelo Buonarroti (1475-1564), Sistine Şapeli’nin fresklerini yaparken onunla boyaları ezen, alçıları karıştıran birkaç asistan çalıştı. Çoğunun tavanın tamamlanmasının sürdüğü yaklaşık dört yıllık sürede işten ayrıldığı doğrudur. Michelangelo banyo yapmanın sağlığına zararlı olduğuna inandığı için personel mümkün mertebe kısa sürede kapıyı bulmaya hevesli olabilir.

Eşinin sırtını oyuncak dolu küvette sabunlardı
Meksikalı ressam Frida Kahlo ( 1907-1954), kocası Diego Rivera ile ilk karşılaştığında okuldaki bir duvar resmi üzerinde çalışıyordu. Arkadaşları onun bu yaşlı ressama hayranlığına şaşırıyordu. Hatta onun koca göbekli, pis, korkunç olduğunu söyleyen arkadaşına ‘Diego öyle kibar, müşfik, bile ve tatlı ki. Ben onu yıkar, temizlerim’ dedi. Tam da öyle yaptı. Kahlo, 136 kiloluk eşinin sırtını çocuk oyuncaklarıyla doldurulmuş bir küvette sabunlardı.
 

erdemkan

Üye
Kayıt
19 Aralık 2011
Mesaj
3
Tepki
1
her insanın kendine özgu sırları vardır hayal kurmak gibi aslında hayaller reel dunyanın birer yansımasıdır yeterki çalışıp sabırla yürümeyi bilmeli insan
 
Yukarı Alt