danisman
Consultant
- Kayıt
- 27 Nisan 2009
- Mesaj
- 1.504
- Tepki
- 30
--------------------------------------------------------------------------------
Sabaha kadar deliksiz uyumuştum, çok keyifli rüyalar gördüm, yataktan hiç çıkmak istemedim ama yapılacak birçok işim olduğu aklıma gelince, mecburen kalktım…
Bakışlarımız ilk karşılaştığında en az onun kadar şaşkındım, koca bir geceyi birlikte geçirdiğim yatak arkadaşım, heyecanlı ve tedirgindi. Ağzımdan çıkan ilk kelime, titrek bir sesle “merhaba” oldu. Olanca tedirginliğiyle yatağın diğer ucuna doğru geçip oturdu. Erken kalkmaktan hoşlanmıyordu sanırım, fakat işlerim beklemeye gelmeyecek kadar önemliydi.
Anlatmaya çalıştım durumu arkasını döndü ve protesto etmeye başladı, ne söylesem ilgilenmeyecek bir davranış şekli sergiliyordu. Oysa, insan gece birlikte olduğu birisine, bu şekilde davranmamalıydı. Vefasızlığın bu kadarı beni şaşırttı, bu ondan beklemediğim bir davranıştı.
Ben, para verdiği ve hayatında ilk kez karşılaştığı bir dilencinin bile sorunlarını dinleyebilen, hayatı paylaşmaktan hoşlanan bir adam olarak, bu tür davranış şekillerine alışık değildim.
Bakar mısın, dedim, fakat umursamadı, gidip çayı koysam iyi olur, diyerek, mutfağa geçtiğim zaman, kapı aralığından yatak odama baktığımda, orada olmadığını gördüm, kahvaltılıklarımı masaya dizmeye başladım. Anlaşılan masaya da gelmeyecekti.
Bir bardak çay kendime, bir de onun için doldurup koydum masaya, tekrar seslendim, oldukça gergindi ve bu davete katılımda bulunmayacaktı. Kuru bir inat peşinde olmak, ne kazandıracaktı, hiç anlamadım, ben de ısrarcı olmamaya karar vererek kahvaltımı yaptım.
Üzerimi giyinmeye başladığımda, hala yatakta olduğunu ve tembel tembel esneyerek uyanmaya çalıştığını fark ettim, gülümsedim.
Çıkıyorum, akşama bir isteğin var mı dedim, yine tık yok, anlaşılan konuşmamaya kararlı ve beni hiç umursamıyordu, olsun, o beni umursamasa bile ben onu umursuyorum. Ne kadar inatçı ve çekilmez de olsa, sabaha kadar birlikte olmuş, aynı yatağı paylaşmıştık. Kim bilir, belki bu gece yine birlikte olacaktık, ben isterdim açıkçası, o ne düşünüyordu, bilemiyorum.
Üstelik birlikte yattığı bu adama böyle yabancı muamelesi yapması çok kanıma dokunsa da, sırf kalbi kırılmasın diye, onu incitecek tek kelime bile sarf etmedim.
Banyoya gidip geldiğimde, yine kaybolmuştu, bir de ne göreyim, yavaş adımlarla uzaklaşmakta, hey arkadaş, en azından adını söyle dedim, hiç umursamadı bile.
Anlaşılan bu gece birlikte olamayacaktık, arkadaşım yatağı beğenmemiş olacak ki tavana tırmandı ve köşe başını kaptı.
Yoldayken aklıma geldi, vefasız olan o muydu, yoksa ben miydim? Karar veremedim açıkçası, fakat ne olursa olsun, en azından güle güle diyebilirdi…
Ozan Muhammet CANDAN
Grafikerler.Org
