Bir fincan kahve...

danisman

Consultant
Kayıt
27 Nisan 2009
Mesaj
1.504
Tepki
30
Hayatımızın birçok vazgeçilmezi vardır. Bunlar zamana ve yaşadıklarımıza göre yer değiştirir veya tamamen değişir. Değişime zaten alışmış insanlarız, teknoloji çağının insana kazandırdığı yeni özelliklerden birisi de bu olsa gerek. Tarzımızı değiştiriyoruz, saç rengimizi, evimizi, arabamızı, eşyalarımızı, çantamızı, bilgisayarımızı ve bazen dostlarımızı bile değiştirme ihtiyacı hissedebiliyoruz…
Her ne kadar, değişime ve değiştirilmeye meraklı olsak da, hayatımızda bazı değişmez keyifler vardır. Mutlaka sizlerin de vazgeçmek istemediği ve keyif aldığı birçok şey vardır.

Kişisel olarak benim de birçok tercihim vardır, en önemlisi, güne sporla başlamak, bu beni rahatlatır. Gün için kendimi daha hazır hissederim. Ardından sıkı bir kahvaltı olmalıdır, yoksa güne eksik başlarım. Eminim spor hariç birçoğunuz iyi bir kahvaltı yapmaktadır. Yapmayanlar da bu konuya dikkat etsinler istiyorum. Kahvaltı insanın gün için, eksik kalan tarafını tamamlayan bir öğündür. Diğer öğünler aksamış olsa da çok önemli değildir.
Benim vazgeçilmezlerim arasında yer alan bir şey daha var. Kahve…

Dinlendirici özelliği mutluluğu, acılığı hayatı, kokusu yuva sıcaklığını, köpüğü hayatımızda yaşadığımız inişleri çıkışları hatırlatır. Yani bir fincan kahve, öyle basit bir şey değildir, içinde birçok şey saklar. Her yudumda değişik duygular yaşatır, aşk gibidir…

Kahve içmek aslında bir alışkanlıktır. Herkes kahve içmez veya içemez, kahve içen insanların ortak noktaları da vardır. Mesela sohbet etmeyi seven insanların, kahve içmekten hoşlandığı bilinir. Kahve koyudur ve koyu sohbetlerin de anahtarıdır aslında. Kahveyi ciddi insanlar içerler ve ciddi konular konuşulur. En ciddi işlerin başlangıcında da kahve vardır. Mesela iki insanın hayatının değişim noktasında, kız istenirken, kahveler yudumlanır.

Bir dostunuzla ya da arkadaşınızla buluştuğunuzda, ortaya iki fincan kahve geldiğinde, iyi bir sohbetin başlayacağını anlarsınız. Kahveler acıdır ama sohbetler tatlıdır. Atalarımız bile bu konuda “bir fincan kahvenin, kırk yıl hatırı vardır” diye, önemli ve iddialı bir söz söylemişler. Bu kadar ciddi bir içeceğin, sohbetleri de yavan olamazdı sanırım.

Yazımızın başında değişimden, değişmekten bahsettik. Aslında toplumumuzun tek değişmez alışkanlığı ve keyif aldığı “kahve” olsa gerek diye düşünüyorum. Birçok insan kendini değiştirirken, sevdiği şeyleri değiştirirken, değiştiremediği tek bir şey var, kahve!

Haksız mıyım, şöyle bir düşünün bakalım?

Neler değişmiyor ki? Değişmeyen neredeyse hiçbir şey kalmadı ama ne kokusu, ne tadı, hiç değişmedi kahvelerimizin...

Şimdilerde birçok katkı maddesi katılmış olan kahve çeşitleri olsa da, hala kokusunu korumaktadır kahve. Nasıl ve ne çeşit olursa olsun, ben buradayım diye haykırır çevresine, beni unutmayın der!

Kahvaltı sonrası güzel bir kahveye, kim hayır diyebilir ki? Şimdiden afiyet olsun...

Yaşadığınız müddetçe, sizin de bir fincan kahve kadar değerli ve unutulmaz olabilmeniz dileğiyle, hoşça kalın…


Ozan Muhammet CANDAN
 

Ozgul

Üye
Kayıt
2 Eylül 2010
Mesaj
808
Tepki
57
Ben de sabah sporumu yapar, kahvaltımı eder, notlarımı okur, işlerimi halleder evden çıkarım.:) Çok da ciddi olduğum zamanlar vardır ama kahveyle aram hiç olmadı. Bir ara alışmaya çalışsam da hiç sevemedim. Kahve sevmeyen biri olarak, kahvesiz de güzel sohbetler olabiliyor.:)

Kahvesiz hayata aynen devam.:)

Teşekkürler, sevgiler.
 

danisman

Consultant
Kayıt
27 Nisan 2009
Mesaj
1.504
Tepki
30
tercihler farklı olsa da, önemli olan ciddi biçimde yaşamak değil mi, gerisi aslında belki de bir teferruat :)

Spor alışkanlığınızdan dolayı sizi ayrıca tebrik ediyorum...
 
Yukarı Alt