Bu bir grafikerler hikayesidir

Kayıt
23 Ekim 2008
Mesaj
15
Tepki
0
omuzlara çarpa çarpa yürüdü. yağmura aldırmadan , kendine aldırmadan. Hüzünlü bir yaşamın ruhsuz yürüyüşü
 
Kayıt
4 Kasım 2008
Mesaj
13
Tepki
0
bır an durdu o kalabagın ıcınde. Karsıya bakıyordu kalabalığın ıcınde o muydu gercekten? onu mu goruyordu?
 

Abdullah Şahin

Altın Üye
Altın Üye
Kayıt
3 Nisan 2008
Mesaj
2.630
Tepki
89
Hayır bu düş değildi. Rüyalarındaki kızdı.Konuşmak için ona yaklaştı.


Ben de size kıyak olsun diye hikayenin tamamını ekliyorum. Mesaj yazacak arkadaşların hikaye bütünlüğü açısından :D

*********************
Günlerden pazardı, sıradan bir gündü kahvaltı rutin işler herzamanki gibi... Hareketli bir gün yaşamak lazımdı ve kararını verdi telefonuna yöneldi. arkadaşı mahmut'u aradı fakat mahmut evde değildi... mahmut arkdaşlarınla dışarı çıkmıştı mahmut eve dönünce... telesekreterli telefonuna bırakılan sesli mesajı dinledi ve arkadaşını aradı... heycanla buluşma yerine gitti ve gördüğü manzara karşısında dehşete düştü. En sevdiği hediyeyi almıştı şaşkındı ne diyeceğini bilemediutanarak aslında bende sana bi hediye almıştım... dedi ve aldığı hediyeyi mahmut'a uzattı... mahmut ise, hediyeyi kız arkadaşı olan ipek'ten aldı ve hediyeyi kutusundan çıkartmak için yola koyuldu... Kutuda Parfüm Vardı. Aldığı En Güzel Hediyeydi Erkeğin. Sarıldı Sevgilisine. Gözleri Doldu Duygulandı Söyliyecek Söz Bulamadı. Gözünden akan iki damla yaş tüm mutluluğunu anlatmaya yeterliydi. ve o anda anladı mahmutun yüreğindeki sevgiyi.

oysa mahmut sinsi planlar kuruyordu aldığı hediyenin akşamki karşılığının heyecanı sarmıştı .salyalar dükülmeye başlamıştı bileeee.. ama ipek böyle düşünceler içinde değildi ama mahmut farklı düşünceler kurmuştu çoktan ipek başına gelcek şeylerden habersizdiripek başına gelcek şeylerden habersizdir... taki telefonu çalana dek... telefonu isteksizce açtı. ama o da ne!!mahmut ödemeli arıyordu ..

evet ipek çok şaşırdı, evet evet mahmut ödemeli arıyordu... adamın kontörü bitmiş yapacak bişe yok ödemeliyi kabul etti ve... mahmut, kontörünün bittiğini ve ipeği yemeğe çıkartmak istediğini söyledi... ipek kontürü olmayan adam bana ne ısmarla ki diye düşündü ... hesabi sonra bize gecirmesin diye dusunerek evden cikti.. buluştular ve mahmut ipeği balık-ekmek yedirmek için sahile götürdü.. Sahile gittiklerinde İpek çok şaşırmıştı.. Cunku mahmut baliklari kendi tutmaya calisiyordu.. İpeğin yüzünden anlaşılıyordu çok sinirli olduğu.. sonrasında kendine kızdı. kontürü olmayan adamdan ne beklenirdi…Mahmutun aslında kontürü vardı ama o mütevazılığından çağrı bırakmak istemişti…mahmutun avukatı konuşmuştu.

avukata sormak lazım balık tutmak niye? Mahmut sevgisinin değerin ölçmek istiyordu. O onu seven birini arıyordu…ama hala bulamadigini dusunuyordu 20 kontor bi ask icin cokmuydu ?.. mahmut elinde oltasıyla ipek gibi bir balığı yakaladığına şükrediyordu ..... balık ipeğe benzediği için de onu yemeğe kıyamadı….Birsorun daha vardı Mahmut vejeteryan dı. Bunu ipeğe nasıl anlatacaktı…Vejeteryan olduğunu bile bile niye balık ısmarlama çabasına girmişti mahmut ?? gizemli bir şeyler dönüyor.....

Buna istinaden Mahmut tuttuğu balığı serbest bıraktı.. ipek kendisine benzeyen balığı bıraktığı için benide bırakacak korkusuyla ağlamaya başladı... olay acıklı aşk hikayesine dönüyordu ki, deniz otobüsünün fren sesiyle irkildiler. Gördükleri karşısında şok oldular bir birlerine hayret ile bakmalarındaki sebep ne olabilirdi. son deniz otobüsünü kaçırıyorlardı.. Kanter içinde uyandı ve bunun bir rüya olduğunu anladı.. korkuyla yataktan fırlayan mahmut doğruca.... telefon kulubesine gitti. Kontoru olmadigindan kartla arayacakti.. aslında ne olduğunu tahmin edebiliyordu.....gülümsedi ve.... ...ve butun gece uykusunda ustunun acık kaldıgını fark ettisol yanı çok acıyordu ... sanki kiz arkadasindan sol krose yemis gibiydi..

Bir türlü söyleyememiştim ya acımın nedenini bak şimdi söylüyorum... çünkü karyolanın yayı omuzuna batmıştı.. canı yanıyordu ama yinede ona gitmeye karar verdi.. neyle karşılaşacağını bilmese de..... puslu bir gecede ayışığında patika yoldan korkak adımlarla ilerledi usul ve ürkek adımlarla.. kötü şeyler yaşıyacağını seziyor gibiydi..... aman allahım o da neydi... küçük bir kedi yavrusu.... bu ancak bir kabus olmalıydı!.. hemen rüyadan uyandı yataktan kalktı ve bir fincan kahve koydu kendine.. bu kabuslardan kurtulmanın tek yolu bir psikoloğa gitmekti.. yada yalnız kalıp kendisiyle yüzleşmekti.... kendisiyle yüzleşecek gücü de bulamıyordu kendisinde... fakat mahmutun ıcınde garıp bır duygu.. belkıde huzun wardı... Gecmıste yasadıklarının ızı pesını bır turlu bırakmıyordu…uzaklaşmalıydı.. attı kendini istiklale.. omuzlara çarpa çarpa yürüdü. yağmura aldırmadan , kendine aldırmadan. Hüzünlü bir yaşamın ruhsuz yürüyüşü.. bır an durdu o kalabagın ıcınde. Karsıya bakıyordu kalabalığın ıcınde o muydu gercekten? onu mu goruyordu? yoksa bir düş müydü gördüğü..Hayır bu düş değildi. Rüyalarındaki kızdı.Konuşmak için ona yaklaştı.
 

User4

Forumdan Uzaklaştırıldı
Kayıt
18 Ekim 2008
Mesaj
1.325
Tepki
39
heycandan kalbi yerinden çıkmak üzereydi, ona doğru gelen sert bakışlı iki kişiyi gördüğünde heycan yerini korkuya bıraktı..
 
Yukarı Alt