İmaj Çalışması...

danisman

Consultant
Kayıt
27 Nisan 2009
Mesaj
1.504
Tepki
30
Sabahları kahvaltı masası hazırlamaya erindiğim zamanlarda uğradığım, bir börek salonu vardı. Biraz köhne olduğu için çok fazla müşterisi yoktu ama işletmeci arkadaşların, ben gittiğim zamanlarda göstermiş olduğu yakın ilgi ve alaka, erinmediğim bazı sabahlarda da oraya uğrama nedenim için yeterliydi.

Biraz ileride çok daha gösterişli bir börek salonu vardı ve benim gittiğim yere göre bir hayli güzel iş yapmaktaydı. Ben halimden memnundum, el üstünde tutulan bir müşteriydim, fakat bir sabah uğradığımda, bir hayli moralim bozulmuştu. İşletmeci ile yaptığım sohbetin özeti, “artık kapatmak zorunda” olduğuydu.

Çok üzülmüştüm, bu güne kadar yaptığım iş hakkında hiçbir bilgisi yoktu işletmeci arkadaşımın. Adımı bile bilmediğini düşünürseniz ne anlatmak istediğimi çok daha iyi anlayacağınızdan eminim. Köşe başında ki işletme ile artık rekabet edemediğini ve her geçen gün işlerinin kötü gittiğinden bahsediyordu.

Yapacak bir şeylerin olabileceği tavsiyesinde bulunurken, bu güne kadar hiç incelemediğim işletmeyi de biraz inceledim. Neden bu kadar umutsuz olduğunu sorduğumda, yerinin öbür tarafa göre çok daha kötü olduğunu ve insanların orayı tercih ettiğini söyledi. Aslında, köşe başındaki yerde, hiç börek yememiştim ama benim börekçimin ürünleri gayet lezzetli ve sağlıklıydı. Yani, elimdeki malzemenin farkındaydım.

İş yeri kaldırımdan bir buçuk metre kadar altta yer alıyordu, dükkanın olduğu bölümün sol tarafı, yaklaşık beş metre derinliğinde içe doğru giden bahçe olabilecek pozisyondaydı. Peki, dedim, ben sana bu konuda yardımcı olursam, işine yine devam etmek ister misin, diye sordum? Gözleri parlamıştı bir anda, o mutlu anını hiç unutmuyorum. Elbette ki, ama nasıl, dedi? Sen orasını bana bırak, sen işini yapmaya devam et yeterli, ben gereğini yapacağım, bana bir dosya kağıdı ve kalem verin yeterli, dedim.

Öncelikle işletmeye ait olan konumu bir güzel çizdim kağıdıma, nereye ne koyacağımın hesabını yaptım. Büyük masalar yerine, küçük ahşap tabureler ve masalar yerleştirdim. Mekanın cephesi zaten yoldan geçenler tarafından rahatlıkla görülebiliyordu. Orası için de, hesaplı olabilecek bir cephe kaplama planı yaptım. Karalamalarımı izleyen işletmeci arkadaşım, bir ara “abi iyi de, bu kadar masrafı nasıl karşılayacağım” dedi. Sen kafana takma, zaten korktuğun kadar masraflı olmayacak bu işlemler, dedim.

Sonra ofisime gittiğimde, fotoğrafçı personelimden birisini yolladım işletmeye ve nereyi görüyorsan resimle bana, dedim, içeriden, dışarıyı, dışarıdan içeriyi, yoldan, yandan, boydan v.s. resimlemesini istedim. Bir saat kadar sonra elime malzemelerim gelmişti ve çalışmaya başladım. Yaklaşık iki günlük çalışmanın sonunda karakalem ile çizmiş olduğum eskiz çalışmam bilgisayarımda ve tam karşımda tüm heybetiyle duruyordu.

Yeni bir isim, yeni bir logo, yeni bir vizyon ve yeni bir konsept ile işletmeye el atma vakti gelmişti. Tabela bölümünden ustalarımı yolladım ve cepheler için hazırlamış olduğum çalışmalara uygun şekilde ölçüleri alarak, hemen çalışmalara başlamalarını istedim. Günlerden çarşambaydı ve işletmeyi Cumartesi-Pazar çalışarak, Pazartesi gününe hazırlamamız gerekiyordu. Kafamda bunu planlamış ve gerçekleştirmek için bütün çalışmaları başlatmıştım. Sonra bahsettiğim tabure ve masalar için küçük bir araştırma sonunda, işi yapabilecek bir marangoz buldum. Onların siparişini de verdikten sonra, geriye kalan tüm çalışmalar ben ve ekibime kalmıştı.

Garsonlara tişörtler, şapkalar, ustalara kıyafetler, masa mönüleri, girişe ışıklı mönüler, cephe tabelası, baskılı kese kağıtları, baskılı karton bardaklar, el ilanları, hijyenik mendilleriyle çalışma tamamen üretim aşamasına geçmiş ve işletme yeni vizyonuna hazırlanmaktaydı.

Bu arada, işletmeci arkadaşıma da alınması gereken bazı ürünler ve eşyaların listesini verdim, bu onun, bu işler içerisinde yapacağı tek iş sayılırdı. O büyük cadde üzerinde bu sektör içerisinde olmayan acaba nedir, diye, incelediğim zaman, çok önemli bir eksikliği fark etmiştim. Beş altı adet bu tarz hizmet veren işletmeler arasında, doğru düzgün kahvaltı veren bir mekan yoktu. Genelde küçük kahvaltılık paket ürünlerle, kahvaltı servisi yapılmaktaydı.
Tespit ettiğim noksanlık işte buydu ve işletmeci arkadaşımdan almasını istediğim malzemelerin listesi bunlardan ibaretti.

On iki çeşit kahvaltılık malzemesi ve beyaz renkli, porselen, küçük kahvaltı tabakları almasını istemiştim. Bu cadde üzerinde bu güne kadar yapılmamış olan bir hizmet olacaktı, bu hizmeti ben çok iyi pazarlayacaktım, amacım tamamen bundan ibaretti. Netice de birçok börekçi vardı ve hatta bir tanesi piyasayı ele geçirmişti, daha farklı kulvardan ama daha mantıklı bir taarruzla onu saf dışı edebilirdim.

Sonuç olarak tüm çalışmalarımı tamamladım ve her şey planladığım şekilde ve yolunda gitti ve ben bir Cumartesi – Pazar çalışmasıyla işletmeyi tamamen yeniledim. İşletmeyi yenilerken caddeye bir de yenilik getirdim “Serpme Kahvaltı” yeniliği.

Pazartesi günü insanlar, o cadde üzerinden geçerken ister istemez işletmeye bakmak zorunda kalıyorlardı. Çünkü yaptığım iki buçuk metre yüksekliğindeki aşçımın kucağında, kahvaltı malzemeleri doluydu ve altında da küçük bir etiket “bir sabah, mutlaka bekleriz” yazıyordu.

Aşçı figürü ve kahvaltılıklar, insanları öylesine etkilemişti ki, daha ilk günden yirmi sekiz kahvaltı satışı gerçekleşmişti. İşletmeci arkadaşımın gözleri parlıyordu ve o gün gördüğüm, o çaresiz işletmeciden hiçbir eser kalmamıştı. Bu beni, daha çok mutlu etmişti, arkadaşıma işlerin daha da güzel olacağı müjdesini verdim. Bu bile yeterli benim için, dese de, ben yeterli olmadığını biliyordum ve bildiğim bir şey daha vardı, birkaç gün veya en fazla bir ay kadar sonra, taklit etmeye başlayacak olan işletmeler de olacaktı. Fakat onun için de B planımı, kafamda hazırlamıştım. Gerekirse hemen uygulamaya koyarak bu savaşı kazanmayı bilecektim.

Arada bir yine uğruyor, işletmeyi kontrol altında tutuyordum ve günlük kahvaltı satışlarının yüz elli, iki yüz adet sınırlarını zorladığını duyunca bu işin artık oturduğuna inandım. Fakat ben şehir dışında olduğum bir dönemde, arkadaşım telefonla arayarak, köşe başındaki işletmenin de aynı sisteme geçtiğini söylediğinde hiç şaşırmamıştım. Birkaç gün sabretmesini ve durumu ona göre değerlendirmesini, yakın bir zamanda döneceğimi ilettim kendisine.

Döndüğüm zaman, satışların hiç düşmediğini ve daha da arttığını söyleyen arkadaşım gerçekten de çok mutluydu. Bu yapmış olduğum doğru atağın, en doğru şekilde sonuçlandığını gösteriyordu. İşletme artık müşterisini elinde tutmayı başaracak bir kapasiteye ulaşmıştı. Burada işletmeci arkadaşımızın müşteri ile olan sıcak ve samimi ilişkisini de atlamak istemiyorum.

Ne yapılırsa yapılsın bir işletmenin başında yer alan yönetici veya işletme sahibi, iyi bir işletmeci değilse, en kusursuz iş planları bile başarıya ulaşmayabilir.

İlerleyen dönemlerde, daha birçok uğrak yerim olan işletmeler için, benzer çalışmalar yaptım ve bizzat bu operasyonların başında bulundum.

Burada size anlatmak istediğim konuyu anladığınızı umuyorum ve paylaştığım bu anımda yer alanlar, umarım işinize yarar…

Yeni bir yazımda, yeniden buluşmak üzere, hoşça kalın…

Ozan Muhammet CANDAN
Grafikerler.Org
 

ekinoks76

Üye
Kayıt
5 Kasım 2009
Mesaj
318
Tepki
4
Sihirli değnek gibi biranda durumu değiştirmişsiniz öncelikle Bravo size :))Zekanızı tecrübenizi ve cesaretinizi kullanarak Asla Vazgeçmememiz gerektiğini birkez daha vurguluyorsunuz elinize yüreğinize emeğinize sağlık sizin gibi girişimciler olsa bir nebze piyasa düzelir ...Tam bir reklam tanıtım organizasyon işi süper:))
 

Ahmet ALTUN

Font Tasarımı
Altın Üye
Uzman Üye
Kayıt
29 Mayıs 2009
Mesaj
1.398
Tepki
36
Siz soyadınızın hakkını vermişsiniz Ozan Muhammed Bey.. Büyük bir tat alarak okudum..

:)
 

Fulyam

Üye
Kayıt
18 Eylül 2008
Mesaj
1.262
Tepki
16
Ozan beyin yüreği çok geniş... İçine sevdiği ,değer verdiği herşeyi eklemiş.. sonuç ortada ...

Bazen bakmak ve gerçekten görmek gerekiyor... bunu en anlamlı yansıtmışsınız...

Yüreğinize ve emeğinize sağlık....
 

danisman

Consultant
Kayıt
27 Nisan 2009
Mesaj
1.504
Tepki
30
@ekinoks76


Teşekkürler Ekinoks, toplumda her birey ben ne yapabilirim sorularını kendisine sormalı, insanlara faydalı olabilmek için çok şey yapmaya gerek yok, sadece bunu yapmayı istemeliyiz...
 

danisman

Consultant
Kayıt
27 Nisan 2009
Mesaj
1.504
Tepki
30
Teşekkür ederim Ahmet bey, elimizden geldiğince, dilimiz döndüğünce, sektörümüzü, sektörümüzde yaşananları, nelerin yapılabileceğini anlatmaya çalışıyorum, faydalı olabiliyorsak ne mutlu bize...
 

danisman

Consultant
Kayıt
27 Nisan 2009
Mesaj
1.504
Tepki
30
Teşekkürler Fulya, o güzel düşünce ve duyguların için çok teşekkür ediyorum...
 
Kayıt
25 Haziran 2008
Mesaj
1.278
Tepki
4
Ben de "bir çırpıda" okudum yazınızı ve işletmeci adına çok sevindim. Ancak bu yazınızı resimlerle desteklemenizi isterdim açıkcası. İşletmeyi ne halde aldınız ne hale getirdiniz? Daha ilgi çekici olmaz mıydı?

Kolay gelsin...
 
Yukarı Alt