Tasarımda Semiyotik Bilimi ve Renkler..

Mira Gabo

Altın Üye
Altın Üye
Kayıt
22 Nisan 2010
Mesaj
101
Tepki
9
Tutkulu Renk SİYAH
Siyah her ne kadar -toplu bilinç alanımızdaki bilinçaltı kalıplarımızda ağırbaşlılığı ve soyluluğu ifade etse de aynı zamanda şaşkınlığı, karışıklığı, üzüntüyü kaybetmeyi ve yas tutmayı temsil eder. Hırslı inatçı ve şartları zorlayan insanlar siyah rengi çok severler. Varolma ve başkaldırışın rengi olan siyah gücü ve tutkuyu temsil eder. Tüm dünyada yönetim sisteminde –semiyotik bilimin tespit ettiği ve sunduğu toplu bilincin bilinçaltı kalıplarına dayalı bilgiler kullanılır ve toplu bilinci güdülmemek ya da etkilemek için hayata geçirilir, dolayısıyla tüm makam arabaları veya güç simgesi olan araçlar hep siyaha boyanır.

Siyah rengin Dekorasyondaki Yeri
Korku ve umutsuzluk ve ölümü çağrıştıran siyah, ölçülü kullanıldığında, dekorasyonda zarafetin de işaretidir. Semiyotik bilim uzmanları kullanılacak boya renginin, kullanılış amacına göre belirlenmesi gerektiğini, renklerin -yansıttığı ışık ve hissettirdiği duygularla- kişiler üzerinde çeşitli etkiler yapabileceğini belirtir. Bu sava göre beyaz, enerji sistemini dengeleyip geliştirirken, siyah da yoğun bir enerjiye sahip olduğu için tek renk olarak kullanıldığında bulunduğu alandaki aşırılıkları dengeler.

Siyah rengin Simgeleri
Siyah ölüm, başkaldırı, güç ve karşı durmanın rengidir. Haşmeti, zenginliği, ihtişamı ve tutkuyu simgeler. Diğer yandan evren ve uzay boşluğunu temsil eder ve renklerin yokluğudur siyah. Bazı kültürlerde bilgeliğin rengi olarak kabul edilmiştir. Siyahı seven kişilerin iş hayatında oldukça başarılı oldukları gözlenmiştir çünkü siyah aynı zamanda güç ve otorite simgesidir, hırs etkisini arttırdığı için kişiyi başarıya yönlendirir ancak aşırıya kaçılmaması suretiyle, zira siyaha fazla maruz kalmak depresif bir ruh halini de olumsuz yönde tetikleyebilir. Özgüveni temsil eder, ağırlığı ve büyüklüğü ifade eder. Tüm bunlara bir de siyahın saygınlığına rağmen gizemli ve seksi bir görünüm verdiğini de ekleyebiliriz. O yüzden cinsel performansın yüksek tutulması istendiği alanlarda siyah ve kırmızı yan yana kullanılır. Siyahın bilinçaltı kalıplarımızı oluşturmasındaki en büyük nedeni karanlığı ifade ediyor olmasıdır, bütün -yarattığı o yüksek enerjiyi, karanlığın bilinçaltımızda oluşturduğu kalıplara borçluyuz.

Siyah rengin İnsan Sağlığı Üzerindeki Etkileri
-Siyah renk merkezi- düzenli ve dengeli çalışan insanlar (yani aşırıya kaçmadan siyaha ihtiyaç duyanlar), hareketli ve çok canlı tiplerdir. Merkez düzenli ve dengeli çalışmadığı zaman ise başka kişiler tarafından olumsuz yönde etkilendiği için yani çağrışımlarla tetiklenen dışsal güdümlü varlıklar olarak yaşadıkları için kendi iradeleriyle hareket edemezler, bu tür kişilerde akıl hastalıkları ve psikomatik hastalıklar oluşur. Bu renkle ilgili tedavilerde uzmanlar hastaların üstlerinde gümüş ve platin gibi çok değerli madenler bulundururlar çünkü bu tür etkili madeni renkler siyahın önüne geçerek yarattığı olumsuz semptomları ortadan kaldırır. Günlük yaşamda sağlık sektöründe gıda maddelerinden siyah zeytin ve siyah erik gibi besinler çokça tavsiye edilir.

Siyah rengin Psikolojik Etkileri
Siyah, ışığı yok ettiği için algıyı dağıtan unsurların etkisini en aza indiren ve dolayısıyla konsantrasyon sağlamakta kolaylığıyla tanınan bir renktir. Konsantrasyon gerektiren işler yapacağınız zaman siyah mekanlarda çalışılması önerilir. Bazı ünlü düşünürlerin veya sanatçıların, ışıksız, karanlık bir odaya girerek konsantre oldukları söylenir ya da eserlerini gece ortaya koydukları söylenir, Salvador Dali bunlardan bir tanesidir. Siyah seven insanlar olayları kendi süzgeçlerinden geçirip değerlendirirler çok tavsiye almaz ve kendi fikirlerinin dışındaki fikirleri çok önemsemezler ve kendi sistemlerine uymayan olaylara karşı direnç gösterirler. Bu her zaman sessiz ve emin bir karşı koyma şeklinde baş gösterir, büyük reaksiyonlardan önce gizli inatçılık güderler ve istedikleri sonuca da eninde sonunda sahip olurlar. Kendilerine aşırı inandıkları için sonuna kadar uğraşır ve asla yılmazlar. Dengeli kullanıldığında siyah özgüveni en çok motive eden ve olumlu yönde etkileyen renktir. Ancak yukarda da belirttiğimiz gibi aşırı kullanımda siyah renk merkezleri dengeli çalışmayacağı için, tam tersi bir karaktere bürünüp güdümlü bir varlık haline de dönüşebilirler.

Mekanda Kullanımı
Hırs gerektiren yarış ortamlarında, kararlılık gerektiren çalışma ortamlarında, konsantrasyon gerektiren alanlarda dengeli olarak siyah ağırlıklı kullanımı uygun görülür. Onun dışındaki mekanlarda ise sadece dekorasyonda kontürleme, belirleme, ayrıştırma rengi olarak kullanılmalıdır. Eğlence alanlarındaki korku tünelleri, gerilim filmlerindeki korku ve gerilim yaratacak mekanların siyah ağırlıklı çalışılması her zaman istenilen doğru etkiyi yaratacaktır.

Siyah rengin Çocuk Gelişimindeki Etkileri
Çocukların bulunduğu ortamlarda vurgu amacıyla siyah rengin kullanımı basitlik ve saflık etkisi yaratır. Siyahın yoğun kullanıldığı bir oda gereğinden fazla etkili olabilir ve çocuk üzerinde ağırlık duygusuna ve depresyona neden olabilir, bu yüzden sadece ayırıcı, hat belirleyici yani kontürleme işlemlerinde kullanılmasında fayda vardır. Siyah renklerle büyüyen çocukların normlarında başkaldırdığı görülmüştür. Kararlarını kendi vermeyi seven, inatçı ve hırslı çocuklar hep siyah rengi tercih ederler. Onlar vakur çocuklardır, okullarında ve çevrelerinde sesli sözlü kavgalara karışmaz ama akıl oyunlarında en büyük mücadeleyi verirler. Bir satranç turnuvasında kazanan çocuğu incelediğinizde mutlaka üzerinde çok değer verdiği siyah rengin hakim olduğu bir obje ya da giysi bulmakta zorlanmazsınız.


Sarıda görüşmek üzere..
 

Mira Gabo

Altın Üye
Altın Üye
Kayıt
22 Nisan 2010
Mesaj
101
Tepki
9
Bir Enerjik Renk daha;

SARI (güneşin rengi): Heyecanlı, teşvik edici, tahrik edici, neşeli, mutlu, hoş, güzel.
Parlak, neşeli ve sevecendir sarı. Umut aşılar. Alçak gönüllüğü, bilgiyi ve bilgeliği simgeler. İlham vericidir.

Aşırı kullanımında ortaya çıkan olumsuz etkisi; iki yüzlülük, aldatmaya eğilim şeklinde ortaya çıkar ve zihinsel karışıklığa yol açar. Tamamlayıcısı mordur. İyileştirici gücü yüksek olan sarı, sinir sistemini harekete geçirerek enerjiyi kaslara taşır. Sarı renk tamamen geçiciliğin ifadesidir ve kısa zamanda tükenecek bir süreci gösterir. Göze çarpan ve diğer renklerden kolayca ayırt edilebilen sarı aynı zamanda aklın rengidir. Eğlenceyi, neşeyi ve keyfi de tanımlayan sarının koyu tonları ise korkaklığı ve hastalığı, ihaneti ve aldatmayı tetikler. İlginçtir ki altın sarısı da onur ve sadakati temsil eder, bu da altının parlaklığının verdiği ışığa ve enerjiye bağlanır.

Sarı rengin Dekorasyondaki Yeri
Sarının dikkat çekiciliği ve ayırt edilebilme özelliğinden dolayı güvenlikle ilgili bir çok alanda kullanılır.Vurgulanması ve göze çarpması istenilen her noktada sarı kullanılmalıdır. Bu renk, az ışıklı, geniş ve kapalı ortamlar için idealdir. Ofiste ise insanların yüksek verimli çalışmaları ve geç kalmamaları için sarı renk tercih edilir zira hep zihni hem bedeni harekete geçirir hızlandırır.

Sarı rengin Simgeleri
En başta bilgiyi ve bilgeliği simgeler. Eski zamanlarda yaşayan insanlara göre sarı yaşamın canlılık ilkesini temsil etmekteydi. Çinlilere göre ise günümüzde dahi sarı, asaleti simgelemektedir.

Sarı rengin Sağlık Üzerindeki Fiziksel Etkileri
Sindirim sistemi üzerinde etkilidir. Hazımsızlığı önler, iştahı açar. Sinir ve kas sistemini güçlendirir. Doku ve kemik iltihaplarını tedavi alanları ve hastanın kullanım eşyaları sarı olmalıdır. Vücuttaki zehirli maddelerin atımını kolaylaştırır, kanı temizler. Sinir ve akıl hastalıklarında ise asla önerilmez. En sevdiğiniz renk sarı ise yaşama akıl ve mantık gözlüğüyle bakıyorsunuz demektir zira aklı temsil eder. Neden-sonuç ilişkilerini hesaplamayı sever sarıya düşkün olanlar. Olayları kontrolü altında tutmayı ister sarı severler, işler umduğunuz gibi gitmeyince de kırıcı olabilirler. Konuşmaları oldukça etkileyicidir. Odak noktası olmaktan hoşlanırlar. Sorumluluk ve otorite gerektiren işlerde başarılı olurlar. Sarı renk kırmızı ve yeşilin iyileştirici gücüne sahiptir. Sarı kullanılmış alanlarda tedavi edildiğinde mide ve bağırsak bölgelerinde hazma yardımcı olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca karaciğer ve cilt üzerinde de temizleyici ve onarıcı etkisi vardır zira bedenin kendi kendini temizleyen dezenfekte eden salgılarını hızlandırır, temizliğin rengidir sarı. Sindirimi ve kan dolaşımını harekete geçirir, lenf bezleri ve dalağın çalışmasını düzenler.

Sarı rengin vücut üzerindeki belli başlı etkileri şöyle sıralanabilir:

Hareket kasları uyarıcısı: Kasların harekete geçmesi için enerji sağlayarak sinir sisteminin işlevsel etkinliğini arttırır.

Beslenme sistemine enerji sağlayıcıdır: Sindirim kanallarını harekete geçirir ve öğütücü salgılar devreye girer.

Lenfatik aktivatördür: Bütün salgılarda etkin olduğu gibi beslenme için lenf bezlerinin de işlevini artırır.

Dalak için depresandır: Dalağın işlevsel etkiliğini azaltır.

Hazmettiricidir: Gıdaların, bağırsaklar bezleri ile pankreası uyarmasını ve vücut içinde emilmeye hazır bir madde haline gelmelerini sağlar.

Sinir onarıcıdır:Gözün damar tabakasındaki bezlerini ve beyin ile omur ilik bezlerini uyararak sinirlerin oluşumunda etkendir.

Beyin uyarımını gerçekleştirir: Beynini işlevsel etkinliğini arttırır.

Asit gidericidir: Asitleri etkisiz hale getirir.

Sarı renk ile tedavi edilebilir rahatsızlıklar arasında romatizma, kireçlenme, diyabet, sindirim problemleri, egzama, yorgunluk, hazımsızlık, böbrek hastalıkları, karaciğer hastalıkları, hazımsızlık ve depresyon sayılabilir. Sarının kontrendike olduğu durumlar ise akut iltihap, sayıklama, ateş, kalp çarpıntısı, nevralji ve aşırı heyecandır.

Sarı rengin Psikolojik Etkileri
Sarı renk, umutsuzluğu kaldırarak yerine neşe, eğlence ve keyif katar. Sürekli bakıldığında ise rahatsız edici etkisi vardır.


Sarı rengin Çocuk Gelişiminde Etkileri
Çocuklar, sarı rengin kendini belli eden ve çarpıcı özelliğine kayıtsız kalamazlar ve daha bebekliklerinde sarı renkli nesnelere karşı ilgileri diğer renklerden daha yüksek olur. Algı odaklanması ve sözcüklerle rakamların hatırlanması için zihni harekete geçirir, böyle hatırlama sorununuz olduğunda boşluğa bakacağınıza sarı renkli bir nesneye veya platforma bakın. Dikkat çeker ve eyleme geçmeden önce düşünmeyi hatırlatır, hemen aceleci ve duygusal hareket etmenizi önler. Uzun süre bakılması zor olan renktir gözlerde yaş, ağırlık ve yorgunluk yaratır. Öğrenme sürecinde olumlu bir hava yaratması ve iletişimi ilerleten etkisi açısından çocukların oyun alanlarının ve ders çalışma odalarının aydınlatılması için sarı renk tercih edilmelidir. Az miktarda kullanılsa bile parlaklığı anında zihni harekete geçirir, ruhu besler. Bu arada hasta yada iyileşmekte olan çocuklar için sıcak, neşeli ve samimi bir ortam sağlar.

Limon sarısı, aile bireyleriyle eğlenceli aktivitelere yöneltirken başkalarına karşı düşünceli olmayı vurgular, zira aklın rengi sarı tanımadığı şeylere karşı temkinli olmayı hatırlatır.

Altın sarısı, çocukların bir işi zevk duyarak yapmalarına ve sonuçlandırmalarına yardımcı olur. Parlak sarı da, özellikle küçük yaştaki çocukların hoşuna gider ve olumsuz koşullarla duygusal anlamda baş edilebilmeleri için onlara yardımcı olur.

Ayrıca karşılıklı konuşma isteği uyandırır, arkadaş arayışına sokar. Sarının fazla kullanımı okul öncesi çağdaki çocuklar için gereğinden fazla etkili olabilir ve sıklıkla ağlamalarına neden olacak bir rahatsızlık ortaya çıkabilir.

Mekanlarda Kullanımı
Mutfak için çok uygundur. Çalışma odalarında aşırı kullanılmamalıdır, zihni hızlandırıp bulandırır karışıklığa yol açar. Dinlenme amaçlı ortamlarda ise hiç önerilmez.


Arkadaşlar unutmayınız ki bu bilgiler semiyotik bilimcilerin tespiti ile ortaya çıkmış -bilinçaltımızdaki renklere dair yapılanmış kalıplara- dayalıdır. Yani renklerin bütün bunları kendi başlarına yapma gücü ve büyüsü yoktur, sadece bizler asırlardır süregelen yaşam biçimlerimiz, geleneklerimiz, alışkanlıklarımız, inançlarımız sayesinde oluşturduğumuz toplu bilincimizde, bilinçaltı kalıplarımıza dayalı tetiklenen ve harekete geçen algılarımızın ortaya koyduğu bu etkileri kendimizde kendimiz yaratırız. Ama bu ifade edilirken sanki renklerin gücü imiş gibi ifade edilir, oysaki bu -insanın beyin evriminin günümüze kadar getirdiği süreçte oluşmuş kalıplarımıza dayalı harekete geçen algımızın marifetidir.

Bir renge bir nesneye veya bir ışığa dair inancımızı, bilgimizi, düşüncemizi, bakış açımızı değiştirdiğimizde algılarımız da değişir. Ama kendini otomatiğe bırakmış tefekkürlü yaşamak yerine çağrışımla yaşayan insanlarda bu kalıplar kendi kendine değişmeyecektir. Bizim -yeryüzündeki varolan her şeyin bize hissettirdiği duygularımız- bizim o şeylere karşı düşüncelerimiz sonucunda oluşur. Bir nesnenin veya rengin gücü değildir bu, bu bizim o nesneye dair bilinçaltımızda bulunan bilgi kalıbımızın-inancımızın ortaya koyduğu algılarla, o nesneye dair ürettiğimiz düşüncenin yarattığı duygudur.

Duygu tek başına oluşmaz, ve dışsal da oluşmaz! Yani biz birine kızdığımızda “beni kızdırdın” ifadesini kullandığımızda çok hatalı ve yanlış bir cümle kurmuş oluruz. Bizi kızdıran karşıdaki insanın tavrına dair düşüncemizdir aslında çünkü o duyguyu yaratan düşüncemizdir, bizi dışardan birinin kızdırma şansı hiç yoktur. Zira dışardan birinin kimyamızı değiştirme şansı yoktur. İçimizde her ne oluyorsa, zihnimizdeki tüm diyalog ve monologlar, hepsi bizim kontrolümüzü ele geçirmemizle değişebilen şeylerdir aslında. Ancak elbette siz eğer dışsal güdümlü yaşamayı tercih ederseniz ve her duruma karşı otomatik düşünce ile hareket ederseniz -kontrolünüz dahilinde olması söz konusu olmaz da, işleyişimizin otomatik döngüsüne bağlı bir kimyasal denge söz konusu olur.

Örneğin bir pembe rengin sizde çağrıştırdığı şeyi tespit ettikten sonra sizdeki bilinçaltı kalıbına ulaşabilir ve o inancı değiştirirseniz, pembe size aynı şeyleri hissettirmeyecektir. Bu da kontrolün artık dışsal ve otomatik olmadığını sizin iradenizde olduğunu gösterir. Bu konuyu da dipnot olarak düşeyim dedim, ki yukarıdaki bilgileri kimse bir fal ya da büyü gibi algılamasın. Zira renklerin hiçbir gücü yoktur, sadece bizim o renklere dair bilinçaltı kalıplarımız ve inançlarımız vardır ve bu artık kitlesel bir toplu bilinç halinde hareket etmektedir. Çünkü neredeyse hiç kimse iradesi ile yaşamaz, da dışsal otomatik çağrışımla hareket eder. İradesi ile yaşayan kimseler ise işleyişinin gücünü başkalarına bırakmayan, güdümlenmeyen, doğal zekası ve iradesi daima devrede olan kimselerdir.

Örneğin renkler toplu bilinçteki etkilerini bende gösteremezler, zira ben zihnimi daima gözlemlemeyi ve onun otomatik içsel diyalog ve monologlarına ve kurgularına çok da kulak asmamayı tercih edenlerdenim. O bir durum karşısında bana ağlamayı önerdiğinde ben irademle gülmeyi seçebilenlerdenim. Bu yüksek kontrol sizi güdümsüz yapar ve her türlü illüzyondan uzak tutar. Konu çok derin ve ben konuyu mecrasından çıkarmamak için daha fazla ayrıntıya girmek istemiyorum ama bu konunun ilerleyen bölümlerinde yani renkler konusu bitip de tüm şekil ve sembollerden bağımsızlaşmaya dayalı bilgilere geldiğinde, tüm detaylarına bilgim elverdiğince gireceğim. Ancak şimdilik, buradaki anlatılanlara; bir -sizin dışınızda kontrol mekanizması varmış ve büyü gibi fal gibi sizi etkisi altına alıyormuş- gibi bakmamanız için bunları söylemeden geçemedim.

Şimdilik hoşça kalın PEMBEde görüşme üzere..
 

Mira Gabo

Altın Üye
Altın Üye
Kayıt
22 Nisan 2010
Mesaj
101
Tepki
9
Romantik ve Çekici Renk PEMBE

Pembe, sabah güneşinin rengi ,dişi duyguların ifadesi.Yaşam dolu, mükemmel ve enerji veren bir renktir. Sağlıklı olmanın ve daima genç kalmanın ifadesi. Pembe enerjisini kırmızıdan alır ancak kırmızıya göre daha yumuşaktır. İlk baharın rengi olarak da tanımlanır. Pembenin bu saf yönü aynı zamanda kusursuz bir dünyanın ve hayaller peşinde koşulan bir yaşamın da habercisidir. Pembe çekicidir, hünerlidir ve fantezi doludur. Dişi yönü gizleyemeyecek kadar açık ve nettir.

Pembenin Dekorasyondaki Etkileri
Hayallerin rengi pembe, ortama kazandırdığı enerjinin yanı sıra hassas etkileri sebebiyle çalışma alanlarında pek tercih edilmez. Olumlu bir yaşamı düşlemenin rengi olarak özellikle dekorasyonda kız çocuklarının odalarında kullanılır.

Pembe rengin Simgeleri
Saflığın, şekerin ve bebekleri ifadesidir. Hayalleri sembolize eder, tıpkı kırmızı gibi aşkı çağrıştırır. Ancak kırmızı aşkın tutku yönünü yüceltirken pembe romantik ve saf aşkın simgesi olmuştur.

Pembe rengin İnsan Sağlığı Üzerindeki Etkileri
Pembe rengin insan hayatında eksik olması fizyolojik olarak epilepsi, sinir hastalıkları ve böbrek rahatsızlıklarına neden olur. Tedavi döneminde yanı sıra kara üzüm, dut, lahana, pancar vb. besin maddelerinin de tüketilmesi tavsiye edilir.

Mekanlarda Kullanımı
Eğlence alanları partiler, kız çocuklarının odaları, şekerciler ve oyuncakçı mağazaları, Nikah nişan düğün salonları gibi romantizmin davet edildiği her yerde bolca kullanılabilir. Çalışma alanlarında kullanılması tavsiye edilmez.

Pembe rengin Psikolojik Etkileri
Pembe insanları sever. Partinin ve eğlencenin rengi olmuştur. Özellikle koyu pembe kişiler arasındaki enerji değişimini sağlar. Tutkunun rengi kırmızı eyleme geçme isteği uyandırırken, pembe sadece fiziksel bir uyarıcı rolündedir. Pembe aynı zamanda yaratıcılığı da etkiler. Dişi rengi olan pembeyi erkeklerden çok azı yaşamlarında kullanır çünkü naiflik ve zarafet katar.

Pembe rengin Çocuk Gelişimindeki Etkileri
Pembe renk çocukların kolaylıkla uykuya dalmalarına yardımcı olur. Özellikle kız bebeklerde kullanılan pembe, neşeli ve mutlu bir büyüme dönemine etkili olur. Pembe rengi seven çocuklar çekingen oldukları halde bu içsel çekingenliklerini iyi şekilde saklarlar.

Kırmızı da görüşmek üzere..
 

Mira Gabo

Altın Üye
Altın Üye
Kayıt
22 Nisan 2010
Mesaj
101
Tepki
9
Arkadaşlar Pazar günü bir iş seyahatine çıkacağım için hazırlık yapmam gerekiyor ve malum ondan sonra da seyahat süreci derken bir hafta kadar buralarda olamayacağım.


Yokluğumda dersleri bıraktığımı düşünmeyin, döndüğüm zaman kaldığımız yerden devam edeceğiz.

Şimdi gitmeden size Kırmızıdan bahsedeyim;

Heyecanın rengi KIRMIZI

Kırmızı (kanın, hareketin ve heyecanın rengi): Güçlü, teşvik edici, tahrik edici, meydan okuyucu, aktif, enerjik, azimetli, uyarıcı, koruyucu, savunucu.

Kırmızı her ortama hayat ve enerji verir. Fiziksel gücün, hareketin, canlılığın rengi olarak kalıplaşmıştır bilinçaltımızda. Başlangıçları teşvik eder. Çalışmaya şevk verir, tembelliğin karşıtıdır durağan her şeyi harekete geçirir. İhtirasın ve cinsel aşkın temsilcisidir. Aşırı kullanımdaki olumsuz etkisi kabalık, duyarsızlık olarak ortaya çıkar, kızgınlığa ve saldırganlığa yol açar. Bu rengin tamamlayıcısı turkuvazdır.


Hormonal artışı sağlayan , cinsel aktiviteyi artıran ve yaraların iyileşmesini kolaylaştıran kırmızı, düşünceyi de etkiler. İştah açıcıdır. Ana renklerden biri olan ve birçok insanın ilk tercihlerinden biri olan kırmızı en dominant ve dinamik renk olarak tanımlanır.Çarpıcı ve heyecan verici doğasıyla kırmızı renk dikkat çekicidir. Harekete geçiren etkisiyle, bakan kişinin ilgisini toplar ve yoğunlaştırır. Kırmızı renk skalasında yer alan -gül, kestane ve bordo renkler güzel ve ifade edicidir, buna ek olarak evrensel anlamda da çekici ve duygusal renkler olarak bilinir. Bordo ve gül kırmızısı tonları, özellikle çocukları aktiviteye çağırır ve sevgi duygusunu uyandırır.


Kırmızı renginin Dekorasyondaki Etkileri
Kırmızı, her ortama hayat ve enerji verir o sebeple bunalımlı ortamlarda havayı ve enerjiyi değiştirmek için kullanılmalıdır. Güçlü ve yoğun ışığın olduğu mekanlarda kırmızı daha fazla vurgulanır ve etkisi artar. Bu renkten en fazla söz edilen anlar ışık yoğunluklarının olduğu anlardır, diğer yandan ışık ortamlarda ne kadar azalırsa kırmızı şiddetini o kadar kaybeder. Daha dingin ortamlar için saf kırmızı çok nadir kullanılmalıdır çünkü onun göze batan ve çok güçlü etkisi ile mekan yorucu hale gelir. Ama iddialı ve hareketli yerlerde sıcaklık ve oluşturulmak istenen enerjinin kaynağı olur. Örneğin oturma odasında vurgulanan renk olarak kullanıldığında aile bireylerine canlılık verir ve yaratıcı etkinliklerde bulunmaları için harekete geçirir.

Mekanda Kullanımı
Yukarıda da dediğimiz gibi hareketin yoğun olması gereken yerler için uygundur. Bu alanlar mutfak, çocuk odaları, dans stüdyoları, diskotekler ve sosyal aktiviteler ve iletişim sahaları oluşturmak adına topluma açık olan alanlar. Koyu tonları yoğun ve sıkıcı bir atmosfer yaratacağı için tercih edilmemelidir. Duvarlarda ve elektrikli aletlerin çalıştığı ortamlar da kullanılmamalıdır zira elektrikli aletlerin yaydığı olumsuz enerjinin gücünü arttırır. Savaşma ve rekabet duygusunu tetiklediği için yarış pistlerinde, çeşitli rekabet alanlarında kullanılmalıdır. Savaş yaratmak isteyen ülkeler askerlerini savaşa motive etmek için kırmızı bayraklar oluşturur, kırmızı bayrağa sahip ülkelerde bu durum asla tesadüf değildir böylece askerler kanı ve canı için savaşmaya tetiklenecektir, kırmızı ağırlıklı bayrakları olan ülkelerin tarihine baktığınızda bunu görmeniz mümkün olacaktır.

Kırmızı rengin Simgeleri
Kırmızı ateşin, tutkunun, öfkenin tehlikenin ve yıkımın sembolüdür. Diğer yandan cesaret ve onaylama anlamına gelir. Savaşın sembolüdür. Romalılar ve Sparta’lılar savaşlarda motivasyon sağlamak için kırmızı bayrak kullanırdı.Bu durum, adrenalinin açığa çıkmasını sağlayarak enerji düzeyinin yükselmesine yardımcı olur. Yunanlıların Savaş tanrısı Mars’ın kullandığı iki tekerlekli savaş arabası da kırmızıdır. Mefisto hep kırmızı renk kullanarak resmedildi. Ateşin ve kanın sembolü olan kırmızı diğer yandan merhameti ve cömertçe sergilenen fedakarlığı da ifade eder. Buradan anlayacağımıza göre kırmızının ortaya çıkaracağı güçlü duygular kırmızıyı kullanım alanları ve kullanım ölçüsü ile çok alakalıdır. Bir savaş alanının da yoğun kırmızı savaşma duygusunu tetikleyeceği gibi bir muhtaçların bulunduğu bir alanda da merhameti tetikler. Olumlu ve olumsuz yönleri ile kırmızıya dair çok güçlü bilinçaltı kalıplarımız vardır ve en ilkel zamanlardan beri etkisi artarak sürmektedir.

Kırmızının Sağlık Üzerindeki Etkileri
Kan hücrelerinin oluşumunu destekler, kan dolaşımını arttırır. Anemide, felçlilerin tedavisinde, ateşsiz soğuk algınlığı, ateşsiz nezle ve gripte kullanılmalıdır. Melankoliyi, üzüntüyü yok etmede yardımcıdır ama zihni aşırı hızlandırdığı için aşırısı en tehlikeli akıl hastalıklarına neden olur.Yüksek tansiyonu ve ateşli hastalığı olanların kullanması önerilmez. En sevdiğiniz renk kırmızı ise, ateşli ve aktif birisiniz demektir kırmızı vücut ısısını yükseltir. Yönetme duygusu ağır basar kırmızı severlerin, tipik bir lider ve öncüdürler. Mücadeleyi severler rekabetten korkmazlar. Başarmak ve amaca ulaşmak yaşam felsefeleridir. Planlarından çok güçlerine ve azimlerine güvenirler, ama bu yoğun duygularıyla mantıklarını birleştirmedikleri durumlarda yaşamlarında dengeyi sağlamaları çok zor olacaktır. Hormonal artışı sağlayan, cinsel aktiviteyi artıran ve yaraların iyileşmesini kolaylaştıran kırmızı , insan organizmasındaki faaliyetinin yanı sıra vücuttaki dengenin dağılmasına da yardımcı olur. Kan basıncını ve nabız seviyesini arttırdığı gibi belli bir süre sonra bu durum tam tersine de dönebilir. Kırmızının koyu tonları, kanı hatırlatır ve canlılığı bastırır akışkan ve dingin bir kimlik ortaya koydurur. Kırmızı diğer renklerden farklı olarak tüm insan sistemini harekete geçirir. Duyusal sinirlere etkilidir dolayısıyla koklama, görme, tat alma ve dokunma duyularını tetikler. Kan dolaşımını harekete geçirir ve sinir sistemini canlandırır. Hemoglobin kırmızı ışınlardan oluşmaktadır. Bu ışınlar ısı yaratarak karaciğer kas sistemine ve sol beyin lobuna enerji ve canlılık verir, buna rağmen kas gevşetici olarak kırmızının enerji dolu etkisi mükemmeldir. Kırmızı, vücutta birikmiş tuz kristallerini ayrıştırarak iyonlaşmayı da kolaylaştırır.Yaratılan iyonlar, elektromanyetik enerjiyi bütün vücuda taşırlar; ışınlar içinde yüksek miktarda demir iyonu bulunan tuz kristallerini ayırır ve ısıyı serbest bırakırlar.

Kırmızının vücut üzerindeki en belli başlı etkilerini şöyle sıralayabiliriz:
Böbrek üstü bezleri: Böbreklerdeki adrenal bezlerinin işlevsel etkinliğini artıran bir etkisi vardır.

Kalp: kalbin işlevsel etkinliğini arttıran etkisi vardır.


İdrar bezleri: Salgılamayı arttırır.

Kırmızı ile tedavi edilebilir hastalıklar anemi, astım kan hastalıkları, bronşit, kabızlık, iç salgı sistemi bozuklukları, kaygı, felç, yorgunluk ve veremdir. Kırmızının kontrendlike olduğu durumlar ise duygusal rahatsızlıklardır, hipmani, ateş, hipertansiyon ve sinir hastalıklarıdır.


Kırmız rengin Psikolojik Etkileri
Psikolojik olarak kırmızı etkileyici olmakla beraber aktiviteyi arttırdığı için yorgunluğu da artırır ve sinirlerin daha fazla gerilmesine sebep olur. Diğer yandan pozitif etkisi ise yaratıcı düşünceyi kuvvetlendirir. Kırmızı renk daha dışa dönük ve hayal gücü yüksek insanlar tarafından tercih edilir, psikoterapide ruh halini desteklemesi ve melankoliye karşı durmasıyla yer bulmuştur. Diğer yandan da kırmızı, iç dünyamıza olan ilginin dağılmasına ve bu ilginin aşırı biçimde dışarı doğru yönlenmesine neden olur, böylece kişi sezgisel yeteneğini yitirir ve safi zihinsel bir varlık haline dönüşür, aşırı zihin aktivasyonu da içsel diyalog ve monologları arttırır ve kurguları çoğaltır bu da hiperaktivite uyumsuzluk şizofreni v.s. gibi çeşitli ruhsal hastalıkların ortaya çıkmasına neden olur. Üretici etkinlikleri harekete geçirmek ve pozitif düşünceleri yeniden canlandırmak için kırmızı tedavi edici bir renktir. Duvarlarda kullanıldığında ise öyle bir oda da kırmızıya uzun süre maruz kalan kimsenin zihin aşırı hızlanacağı için şizofreniye neden olur.

Kırmızı renginin Çocuk Gelişimi Üzerindeki Etkisi
Kırmızı çocukları da harekette geçiren bir renktir. Fiziksel anlamda tembel çocukların ufak tefek işler ve aile bireyleri ile birlikte spor yaparak enerjilerini harcayabilecekleri etkinliklere katılmaları için zindelik verir. Ancak kırmızının çok kullanımı gereğinden fazla etkili olabilir ve çocuklarının hiperaktif, huysuz olmasına neden olur. Dolayısıyla aşırı agresif ve kızgın çocuklara kırmızı giydirmek ve sadece o seviyor diye kırmızı oyuncaklar almak yanlıştır. Etrafındaki kişilerin dikkatini çekmesi için çocuklar yine kırmızı rengi tercih ederler ve doğduklarında ilk tepki verdikleri renk kırmızıdır. Buradan da anlaşılacağı üzere insanlığın bilinç evriminde dna’larımızla taşıdığımız o bilinçaltı kalıplarımızın etkisinde, kırmızı en eski ve en güçlü renktir. Gül kırmızısı yaratıcılığı geliştirir ve üretken, eğlenceli etkinliklerde bulunmasını sağlar. Kırmızının yumuşak dokusu da olumlu yönde etkendir, hirepaktif çocuklar dışında çocukların oyun odasında bu yumuşak dokunun etkisi yaratıcı oyunlar gerçekleştirmeleri için son derece iyi bir seçimdir ama aşırıya kaçılmamalıdır. Çocuklar, pastel kırmızı rengin bulunduğu ortamlarda kendilerini özgür hissederler. Bu renk çocukların sportif etkinliklerinde aktif olma duygularını da harekete geçirir. Aşırıya kaçılmadığında bir savaş ortamı yaratmayacağı için olumlu etkisi devrede olacak ve oyun arkadaşları arasında sevgi duygusunu ve centilmen davranışları ortaya çıkaracaktır.


Seyahat dönüşü Kahverengi’de buluşmak üzere..
 

Mira Gabo

Altın Üye
Altın Üye
Kayıt
22 Nisan 2010
Mesaj
101
Tepki
9
Selam, seyahat bitti işte yine buradayım:)

Arkadaşlar iş seyahatim sonrasında önümüzdeki günlerde bazı iş anlaşmalarına imza atabilmem için ön çalışmalar yapmak üzere evime geri dönmüş bulunmaktayım. Bu nedenle belki eskisi kadar sıklıkla sizinle bir arada olamayacağım yani ilk günlerde olduğu gibi belki de hergün yazamayacağım ama inanın mümkün olduğunca bilgilerimi sizlerle paylaşmak için elimden geleni yapacağım. Başlatmış olduğum başlıkları takip etmeye devam edin, yazamadığım günlerde de "artık yazmayacak mı yoksa" gibi soru işaretleriniz olmasın fırsat buldukça yazmaya daima devam edeceğim. Sizlerle paylaşacağım sınırsız bilgi ve çalışmalar var bunları vakit buldukça peyder pey sitemizde çeşitli başlıklarla aktaracağım müsterih olun.
Bugün de kaldığımız yerden kahverenginden devam edelim:grafikerler:



Koşuşturmacanın rengi Hayatı Hızlandıran KAHVERENGİ

Kahverengi (Toprağın rengi) : Güvenli, emniyetli, rahat, aynı zamanda da melankolik. Sosyal dengeyi ve toplum içinde rahatlığı sağlar. Zihin hızı üzerinde yoğun etkilidir.

Kahverengi toprağın, yani doğumun ve bereketin rengidir. Kahverengi hareketleri hızlandırır. Bu rengi seven insanlar fiziksel olarak çok duyarlıdırlar, tenleri çok hassastır ve sinirleri mükemmeldir. Kahverengi toprak rengi olduğundan kaybolmanın ve saklanmanın da rengidir. Kıyafetlerde pek fazla tercih edilmez, çünkü kahverengi giyen insanlar dikkat çekmezler ya da çekingen insanlar yani saklanmak isteyen insanlar bu rengi tercih ederler desek daha doğru olur. Kahverengi, rahat bir renk olarak kabul edilir. Bej gibi açık tonları ise ferahlığı, açık yürekliliği ve samimiyeti tanımlar. Kişinin kendini rahat, resmiyetten uzak hissetmesini ve paylaşımcı olmasını sağlar ama aynı zamanda da bir kalabalıkta saklanmak istediğinde giysilerinde kamuflaj özelliği nedeniyle kahverengini seçer. Birçok kişi kahverengi rengini kullanmaktan kaçınır ancak tonlarıyla kullanıldığında uygulama alanları genişler. Kahverengi, sarı, turuncu ve kırmızı ile birlikte zengin ve derin bir anlam verir. Açık maviyle birleştirilince modernizmi ve sportifliği ifade eder. Bejle birleştirildiğinde ise aktif, sofistike ve genç bir görünüm verir, ciltte pürüzsüzlük hissi algılatır. Bu yüzden modada ve iç tasarım endüstrisinde kahverengi ve bej en çok kullanılan renkler arasındadır.

Kahverenginin Dekorasyondaki Etkileri
Kahverenginin insan hareketini hızlandırdığı için özellikle fastfood restoranları, iç mekanlarında kahverengini kullanırlar. Sosyal dengeyi ve toplum içinde rahatlığı sağlayan renkler olarak ev dekorasyonunda da sıkça kullanılan kahverengi ve bej, özellikle zemine hakim olmalarıyla güvenlik duygusunu ve toprağın yarattığı rahatlık hissini hissettirirler. Sıcak nötr nitelikleri, güvenlik ve bağlılık duygusu yaratır, çapkın eşinizin sadakat duygusunu arttırmak istiyorsanız kahve tonlarda giyinmesini sağlayın, kahve rengi severler sadık kimselerdir. Diğer yandan yemek ve oturma odalarında şeftali rengiyle birlikte kullanıldıklarında, hem samimi hem de çocukların öteki kişilerle etkileşimi için sıcak bir ortam yaratır.

Kahverenginin Simgeleri
Kahverengi, sağlamlık, güvenilirlik, rahatlık, dayanıklılık, basitlik ve dostluğu simgeleyen bir renktir. Toprağın yani doğumun ve bereketin rengidir. Pratik karakteri olan insanlar bu rengi tercih ederler. Başarıya yavaş yavaş ulaşmanın simgesidir sağlam adımlarla ilerlerler. Açık ve dürüst hareket etmenin sembolüdür. Ancak kahverenginin diğer renklerle karışması bu özelliklerini gölgeleyebilir veya artırabilir. Sönük ve kırmızımsı bir kahverengi, duygusallığı daha ön plana alır. Bej anlayışın ifadesiyken koyu kahverengi ise huysuzluğu ve eleştirel bir yapıyı temsil eder.

Kahverenginin İnsan Sağlığı Üzerindeki Fiziksel Etkileri
Kahverengi hareketleri hızlandırır. Bu rengi seven insanlar fiziksel olarak çok duyarlıdırlar, tenleri çok hassastır ve sinirleri mükemmel bir alıcı olarak çalışır. Bu renk üzerine, semiyotik bilime dair araştırmalar yapan bir gurup semiyotik bilimci, Kansas Üniversitesi için bir sanat galerisinde yapılan deney sırasında, galerinin duvarlarının rengini bilgisayar yardımıyla değiştirilebilir hale getirmişler ve galeriye ziyarete gelen insanların o esnada hareketleri gözlenmiştir. Bu gözlem sırasında fonda beyaz kullandıklarında insanlar sergide yavaş hareket etmeye başlamış, kahverengiye dönüldüğünde ise insanlar daha hızlı hareket etmişlerdir ve bu şekilde müzede daha az zamanda gezmeyi başarmışlardır. Kahverenginin toplu bilinçaltı kalıplarımızda hızımızı arttıran bir bilinçaltı kalıbı olduğu ve diğer bütün etkileri bu tür araştırmalarla tespit edilmiştir.

Kahverenginin Psikolojik Etkileri
Renk listesinin başında olan; kahverengi olan kişiler dediğimiz karakterler daima özel bir çevreye ihtiyaç duyarlar çünkü kendilerini ancak bu çevrede güvenli hissederler. Kahverengi gözlü insanlar çoğu zaman duygularına göre davranırlar, yalnızlık onlara göre değildir ve her an birilerine ihtiyaçları vardır. Psikolojik rahatlık onlar için çok önemlidir, kaotik bir yaşam sinirlerini hemen yıpratır zira sinirleri duyarlıdır. Gerek duygusal gerekse maddesel güvensizlik onları herkesten fazla yorar. Huzursuz, gerilimli ve sıkıcı atmosferlerden daima kaçarlar, yüksek elektrikli ortamlar onları dünyaya küstürebilir. Kahverengiyi tercih eden erkeklerin davranışları yaşayışları ve giyinişleri sadedir ve sadıktırlar . Hayatta her şeye karşı çok çabuk tatmin oldukları için pek fazla para harcamazlar, doyumsuz değildirler daha ziyade sükuneti severler. Müstakil yaşamasını seven kişilerdir. Makul olurlar bu yüzden duygusal olmalarına rağmen duyguları çok ön planda değildir. Sakinliği her durumu enine boyuna düşünmeyi ve çabuk karar vermemeyi severler. Davranışlarında tutarlılık görülür çelişkilere rastlanmaz, bol kararsızlık ve çelişki içinde bocalayanlara kullanım alanlarından ve giysilerinde kahverengi kullanmaları önerilir. Kahverengini tercih eden kadınlar geniş hayal gücünden uzak ve metodik olurlar, soğukkanlı, disiplinli ve olgun olurlar. Daima doğruyu sevdikleri için zararsız bir yalan söylemekten dahi çekinirler. Sabır ve sevgileri sonsuzdur onun için çok iyi birer anne olurlar, bunların tam aksi huya sahip olanlar hayatlarına bolca kahverengi soktukları takdirde bir süre sonra kendilerinde de bu hasletler gelişecektir.

Çocuk Gelişimindeki Etkisi
Kahverengi, çocuklar üzerinde güvenilirlik, yaptıkları her işi sağlamlaştırma etkisi yaratır. Ayrıca yardımsever olmalarında da etkili bir renktir. Paylaşımsız çocukların yaşam alanlarını kahverengi ile renklendirip onları bu yönde tedavi edebilirsiniz.

Herkese kolay gelsin Beyaz'da buluşmak üzere..
 

Mira Gabo

Altın Üye
Altın Üye
Kayıt
22 Nisan 2010
Mesaj
101
Tepki
9
Dinlendiren BEYAZ

Beyaz saflığın, yeni başlangıçların ve barışın rengidir. Bozulmamış, değerini kaybetmemiş ve kutsal sayılan kavramlar beyaz renkle temsil edilir. Işığı yansıtan ve ortama ferahlı kazandıran beyaz, parlak ve enerji vericidir. Bunun yanı sıra asaleti, zarafeti ve soğukkanlılığı da ifade eder, tıpkı saf ve mutluluk verici olduğu gibi soğuk serin ortamlar yaratmak istenildiğinde de kullanılır.

Beyazın Dekorasyondaki Etkileri
Beyaz özellikle hastaneler ve ilaç firmaları gibi sağlık ve hijyeni vurgulamak isteyen mekanlar için tercih edilen ilk renktir. Bunun yanı sıra istikrarı ve devamlılığı da temsil ettiğinden beyaz rengin kullanıldığı ofisler daha güven vericidir. Gözleri dinlendiren ve mekanı gerçek boyutlarından daha büyük gösteren beyaz, neredeyse tüm mimarlar tarafından tavsiye edilen bir renktir. Işık, seçilen beyazın tonunu etkiler o nedenle kuzeye bakan bir odada kreme yakın, güneşli bir odada ise griye yakın beyaz kullanabilirsiniz. Beyaz dengeleyici ve net kişiliğiyle bir çok mekanın kurtarıcısı, gözdesidir.

Beyaz rengin Simgeleri
Beyaz saflığı ve iyiliği simgeleyen renktir. Işığın da sembolüdür. Masumiyeti, saflığı temsil eder, barışçıl, uzlaşmacı, doğrucu ve geniş davranmayı simgeler. Çinliler beyazı bir ölünün ardından matem günlerinde kullanırlar çünkü onların inançlarına göre ölen kişiler ışıkla bütünleşmişlerdir ama beyaz genel olarak tüm insanlar için mutlu ve sevinçli günlerin vazgeçilmezidir. Gümüş rengine yaklaşan beyaz tonu inancı ve kutsallığı temsil eder.

Beyaz rengin Sağlık Üzerindeki Fiziksel Etkileri
Beyaz temizliği sembolize eden bir renktir. Bu renk merkezi düzenli çalışan kişiler son derece adil, iyilik sever ve toleranslı kişiler olurlar. Beyaz renk merkezleri düzenli çalışmayan insanlarda ise merhametsizlik, kendine acıma, ifadede ajitasyon, inzivaya çekilme insanlardan kaçma gibi belirtiler ortaya çıkar. Beyaz renkle uyguladıkları tedavilerde uzmanlar hastalarının üzerinde mutlaka altın, inci ve elmas gibi kıymetli taşlar bulundurmalarını önerirler. Bağırsak, akciğer hastalıkları ve şeker tedavisi beyaz renkli ortamlarda yapılmalıdır.

Beyaz rengin Psikolojik Etkileri
Bu rengi sevenler, çatışmadan uzak, farklı ve özgür bir dünyanın arayışı içinde olan insanlardır. Beyazın saflığına inan kişiler aydınlığı seven, okumayı, düşünmeyi ve yorumlamayı seven kimselerdir. Daimi an farkındalığı olan dolayısıyla kurgusuz boşluk duygusu içinde dolaşan hayal dünyalarının çok geniş olduğu fark edilir. Beyazı sevenler, temizliği saflığın ve masumiyeti de severler tam tersi eğilimleri olanların kendilerini beyaz ile tedavi etmeleri mümkündür. Soğukkanlı tarafları güçlüdür çünkü daimi an farkındalığı içinde oldukları için doğal zekaları devrededir duygusal zekaları değil ve bu da etrafındaki diğer insanları çok etkiler.. ve beyaz rengi kullananların herkesle anlaşabilecek kadar geniş görüşlü oldukları da saptanmıştır.

Beyaz rengin Çocuk Gelişimindeki Etkileri
Beyaz renk, çocukların olumsuz bir durumda hemen toparlanmalarını böylece yaşamda yeni bir yönde ilerlemelerini sağlar. Kendine has saflığı ile özdeşleşen beyaz bir evde büyüyen çocuklar karalılığı ve huzuru severler. Beden ve çevre temizliği alışkanlıklarını da diğer çocuklardan daha çabuk edindikleri de gözlemlenmiştir.

Semiyotik bilimcilerin yaptıkları araştırmalarda, asırlardır, renklere dair toplu bilinç boyutuna varacak kadar biçimlenmiş bilinçaltı kalıplarımız nedeniyle, renkler ve insan davranışları arasında çok sıkı ilişkiler olduğu tespit edilmiştir, sevdiğimiz pek çok rengin içinde kişiliğimizle ilgili bilgilerin olduğu ortaya çıkmaktadır. Renk seçimimizi -mizacımızın, yaşam koşullarımızın ve bilinçli yaşantılarımızın yanı sıra -ihtiyaç duyduğumuz enerjinin niteliği de belirlemektedir, dolayısıyla özlem duyduğumuz renkler bizim bir nevi ihtiyacımız olan renkler olduğu anlamına da gelir.

Kişilerin hangi renklere ilgi duyduğunu takip ederek, kişiler tarafından seçilen renklerin sayesinde o kişilerin bilinçaltı istekleri, yetersizlikleri ve gizli yeteneklerini tespit edebilirsiniz ve böylece etkili bir kişilik geliştirmesine yardımcı olabilirsiniz, bunu kendiniz için de yapabilirsiniz.


Bugünlük bu kadar Turkuvaz da buluşmak üzere..
 

Mira Gabo

Altın Üye
Altın Üye
Kayıt
22 Nisan 2010
Mesaj
101
Tepki
9
TURKUVAZ
Üst düzeydeki bir değişimin ve dönüşümün simgesidir. Turkuvaz severler açık fikirli, yardımsever ve gururludur. Dikkati ayakta tutar. Kendini kolay ifade etmeye yardımcı olur. Olumsuzluğu ise aşırı kullanımda yaşamdan korkma ve çekingenlik olarak tezahür eder. Duygusal ve zihinsel soyutlanma isteği de bir başka olumsuz etkisidir. Tamamlayıcısı ise kırmızıdır.

Turkuvazın simgeleri
Değişim ve dönüşümü temsil eder, sulhu barışı temsil eder, hayalperestliği ve bulutlardan resim yapmayı temsil eder bir o kadar da gururu temsil eder. Dikkati devrede tuttuğu için güvenliği temsil eder. İletişimi temsil eder.

MekanlardaKullanımı
Canlılık ve ferahlık yayar, mekanları olduğundan daha geniş gösterir. Banyolar, yatak odaları ve çalışma odalarında rahatlıkla kullanılabilir. Açık tonları duvar için uygundur.

Turkuvazın Dekorasyondaki Etkileri
Güvenlik birimlerinde duvar rengi olarak kullanılması önerilir. Müşteri temsilcilerinin dış ilişkilerle uğraşan kimselerin çalışma alanlarında kullanılması önerilir. Sanatla meşgul olan kimselerin hayal gücünü harekete geçireceği için sanat atölyelerinde kullanılması önerilir. Dinlenme salonları, saunalar, cilt bakım ünitelerinde kullanılması önerilir. Stres enerjisi yüksek olması muhtemel alanlarda duvar renklendirmesi turkuvaz ile yapılırsa stres azalacaktır.

Sağlık Alanında Kullanımı
Son derece dinlendiricidir, zihinsel alanda huzur ve sükuneti sağlar. Guatr tedavisinde turkuvaz rengi gerdanlıklar iyileşmeyi hızlandırır ve bu tedavi sürecinde yaşam alanlarında bolca turkuvaz bulundurulmalıdır. Baş ağrısı, alerji, tahriş, kesik, yanık tedavilerinde kullanılır. Cilt hastalıklarında etkilidir. Cildi güzelleştirir. Stresi ve gerginliği azaltır, zehirli maddelerin vücuttan atılmasını hızlandırır. Bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı koymanızda direncimizi arttırır. Zihni açar ama yormaz. Tembelliğe eğilimli olanlara ise pek önerilmez. Boyun, boğaz, çene, kulaklar, soluk borusu, bronşlar, ciğerlerin üst bölgesi, yemek borusu, Kollar, ağız, burun, diş, dil üzerinde etkisi büyükür bu bölgelerdeki rahatsızlıkların tedavisinde turkuvaz rengin kullanımı iyileşmeleri hızlandırır. Ayrıca Tiroid bezi üzerindeki etkisi de oldukça güçlüdür tiroksin ve tirokalsitonin hormonlarının dengeli salgılanmasını sağlar. Metabolizma yoluyla yiyeceğin enerjiye dönüşümünü hızlandırır. İyot metabolizmasını, kandaki ve hücrelerdeki kalsiyum dengesini sağlar. Gelişimde etkili olduğu için çocuk çelişiminde katkısı büyük olacaktır.

Turkuvazın Psikolojik etkileri
En sevdiğiniz renk turkuvaz ise, hayat dolusunuz demektir, cıvıl cıvıl bahar aylarlı gibi bir yaşamınız vardır. Dünyaya farklı bakıyor, değişik fikirlerle yaklaşıyorsunuz demektir. Kolayca paniğe kapılmıyorsunuz önce ölçüp tartıyorsunuz demektir. Olayları doğal akışlarına bırakmaktan yanasınız demektir. Ölçüp tartma yeteneğiniz devrede olduğu için kolayca kararlar alıyor ve her durumu büyük bir netlikle kavrıyorsunuz. Yetenekli ve anlayışlısınız demektir. Kendinizi kolayca ifade edebiliyorsunuz demektir. Bu rengin insanları bazen duygusal alanlarına dalabiliyor ve o dönemlerde de yaşama dair gerçekçi bir biçimde davranmaları zor oluyor, böyle durumlarda bu rengi yaşam alanlarından biraz uzaklaştırmaları gerekiyor.

Turkuvaz rengin Çocuk Gelişimindeki Etkileri
Hiperaktif çocukların sükunete ulaşmasını sağlayan sakinleştirici bir renktir, yaşam alanlarında kullanılmalıdır. Ancak fazla sakinliğe neden olacağı için tembelliğe eğilimli ve hayalperest çocukları daha da tembel ve hayalperest yapacaktır, o zaman bu renk yaşam alanlarından uzak tutulmalıdır. Konuşma güçlüğü ya da iletişim zorluğu çeken çocukların konuşma ve iletişim yeteneklerini geliştirmesini sağlar, öyle ki geç konuşan çocuklarda denendiğinde %80 lere varan oranda bu sürenin kısaldığı gözlenmiştir. Sanata eğilimi arttırır dolayısıyla çocukların el işi eğitimi ve sanat atölyelerinde bu renk ağırlıkla kullanılmalıdır.

Mor renkte buluşmak üzere..

 

Mira Gabo

Altın Üye
Altın Üye
Kayıt
22 Nisan 2010
Mesaj
101
Tepki
9
Bu başlıktan da vebhatti yönetimine sesleniyorum;

Siz, tek tek ders notlarımdan derleyip büyük emeklerle hazırlayarak verdiğim bu bilgileri, kendi sitenizde emeklerimi hiçe sayarak, yazılarımı olduğu gibi yayımlayıp kaynağını ve emeği veren tasarımciyi gizleyerek sitenizde paylaştığınız için, bu derseler devam etmiyor. Bilginize!

Bu dersin ne kadar kapsamlı olduğunu her halde biliyorsunuzdur ve ne kadar geniş bilgiler içerdiğini de.. henüz işin çok başındayız, daha renklerdeyiz ve sembollerle çalışmaya henüz başlamadık bile. Ona rağmen daha başında bu güzel paylaşımı resmen sabote ettiniz. Ve ben de, siz ta ki sitelerinizde izinsiz yayımladığınız derslerimin altına ismimi ve derslerimin yayımlanma yeri olan garafikerler.org kaynağını belirtmediğiniz sürece, derslerimi eklemeyeceğim.. ve sizin yüzünüzden bu derslerden faydalanan ve faydalanacak olan milyonlarca kişi faydalanamamış olacak. Lütfen gereken etik düzeltmeleri yapınız!

Eğer saygılıca bunu yaparsanız derslerin devamını da eklemeye devam edeceğim, ancak buradan aldığınız derslerin altında veya üzerinde ismim silindiği ve yayımlayan kaynak olarak da grafikerler.org belirtilmediği sürece, derslerin devamını paylaşmayacağım!

Dediğim gibi bu tutumunuzla bu derslerden faydalanan kişilerin bundan faydalanmalarına engel olmuş oluyorsunuz.

Bu ders aylarca sürecek olan köklü bir ders programıdır sadece renklerden ibaret değildir ve burada yayımlanması ile bir çok eğitim alamayan insana ulaşmak hedeflenmiştir ama şimdi bu tutumunuzla bu paylaşımı resmen sabote etmektesiniz. Zira emeği verenin ve yayımlayanın hakkının gasp edilmesi affedilir değildir, siz daha eğitimin başında bizim verdiğimiz emekten bizi saf dışı ettiniz. O halde bundan sonra bulun devamını da yayınlayın bakalım nerden bulacaksanız bu kadar kapsamlı ve detaylı bir öğreti kaynağını. Ben kendi sitemde bile bu derslerimi yayımlarken ilk burada yayımlamama izin verildiği için kaynak olarak grafikerler.org'u adres olarak göstermekteyim, sizin ise bu saygısızlığınız anlaşılır gibi değildir.

Şimdi, vebhatti yöneticileri başta olmak üzere buradan bu bilgileri izinsiz alıp isimsiz yayımlayan ya da yayımlamayı düşünen herkese; gereken etik düzeltmeleri yapın lütfen! Sizler de pekala biliyorsunuz ki "Alıntı" demek yeterli değildir alıntının yapıldığı kaynak belirtilmek zorundadır.



Olması gereken düzeltmeler;

1. Hazırlayan kişi olarak adımın derslerin üzerine yazılmasıdır (nasıl ki ben semiyotik bilime dayalı bilimsel dayanakları ortaya koyan Ferdinand de Saussure’ün ve Charles Sanders Peirce’ün isimlerini kaynak olarak başta verdim ise! Çünkü okulumun ve hocalarımın yanı sıra onlar da benim kaynaklarımdır.).

2. Kaynak bölümünde grafikerler.org'un kaynak olarak belirtilmesidir.

Serpil Yüzak-Şenol
 

Yasemin Ertosun

Altın Üye
Altın Üye
Kayıt
21 Haziran 2009
Mesaj
768
Tepki
39
Gerçekten çok üzücü bir durum... emeğe saygısızlık. Sizin bu dersleri hazırlamak için nasıl emekler verdiğinizi biliyorum. Temel sanat eğitiminin önemi ve amacı isimli yazımı sizinkiyle beraber aynı sitede gördüm....
Bu sorunu çözeceğiz, gereken etik düzetmelerin yapılması sağlanacaktır...
 

Mira Gabo

Altın Üye
Altın Üye
Kayıt
22 Nisan 2010
Mesaj
101
Tepki
9
Teşekkürler desteğiniz için sevgili Yasemin, gereken düzeltmelerin yapılmasını sağlamanız sizin için de, benim için de, bu derslerden faydalanan ya da faydalanacak olan herkes için de iyi olur. Zira düzeltmeler yapılmadan dersleri eklemeye devam etmeyeceğim, bunda kararlıyım.

Bende yasal koruma altına alma işlemlerini gerçekleştirdim, bundan sonrakileri kimsenin alma şansı olamayacak, bunu yaptıkları takdirde yasal işlem başlatılacak. Bundan sonrakiler yasal garanti altında anlayacağınız.. şimdi önemli olan -bu zamana kadar buradan alınmış ve sitelerinde isimsiz yayınladıkları derslerimin üzerindeki gereken düzeltmelerin yapılmasıdır! Bu konuda kesinlikle taviz vermeyi düşünmüyorum, bu dersler seri üretimde dokunmuş iki metre kumaş ya da 2-3 adet düğme boncuk v.s. değildir, bu dersler geceleri sabahlara kadar gözlerim yaşarıp kanlanana kadar oturup hazırladığım emek dolu çalışmalardır, öyle kimsenin kendi eseriymiş gibi sergilemesine göz yumamam. Dolayısıyla da gereken düzeltmeler yapılmadan derslere devam etmeyeceğim, bu derslerden faydalanan kişilerin de bu duruma sahip çıkmasını ve su-i istimal edenlere hesap sormasını beklerim. Bilabedel yapılan bir işin alkışı icra edenindir bu da esirgenmemelidir. Umarım en kısa zamanda bu gerçekleşir ve biz de bu derslere ihtiyacı olanlara buradan usülünce yardım etmiş oluruz.
 
Yukarı Alt